|
Post by CursedFeanor on Apr 21, 2016 19:55:47 GMT 3
Gelen olur mu diye bekliyordu. Uzun yıllardır unutulmuş diyarlarına, kimler uğrayacaktı? İsimlerini kimler bırakacaktı? Bir ateş yaktılar, muile yine en güzel şarkılarını söylemeye sihirli mandolinine dokunarak başladı. Feanor bunun için onu seviyordu.
|
|
|
Post by CursedFeanor on Apr 21, 2016 20:17:38 GMT 3
|
|
|
Post by CursedFeanor on Aug 14, 2016 23:11:40 GMT 3
|
|
|
Post by CursedFeanor on Aug 14, 2016 23:17:18 GMT 3
"Diğer boyuttaki Yeşil Orman'a" dedi Feanor ve Muile'nin müziğinde yavaşça konuştu:
"Yeşil Orman ve dostlar
Ormanı anlat deseler bana, Aman'ın ışığını gözlerinde taşıyanlar onlara derdim ki: "Orası Orta Dünya, hiçbir şey ormanda olduğu kadar güvende değil, oranın ruhu, yüce bilge elflerin büyüleri, canlarını sınıra adamış Sınır Muhafızları ile Yeşil Orman... Nasıl anlatayım size orası evim, yaşadığım ve yaşamak istediğim, krallığımın en güzel yıllarını geçirdiğim, dostlar arasında hep elf rüyalarında..."
İşte ben CursedFeanor, Yeşil Ormanı hatırlayan kalmış mıdır bilmem? Ne Orta Dünya'sı ne başka bir şeyi anımsayan ama ben hala buradayım üçüncü yaşamımda donup kaldığım yerde, en son dost kahkahası ne zamandı, ne zaman herkes dağıldı....
Bu yaz gününde Sonbahar'ı anlatmak zor, kırmızı, sarı, turuncu yaprakları ile ormanda Kütüphane'nin bahçesinde dolaşmaları. Bir anıt duruyor orda ikinci yaşamımdan, pek çok anıtın yanında, olur da beni hatırlarsan bir çiçek bırak ormandan, ki tekrar geldiğimde bileyim dostlar burada."
|
|