Lómion'a Nargothrond'dan verilen görev

[arien]

_________________________20.12.2003_________________________________________

Kýrýk Kýlýç Haný
Numenorean denizcisi en sonunda kentin limanýnda ucuz bir han bulabilmiþti. Ýçerisi hayatlarýndan bezmiþ gibi duran denizcilerin oturduðu kasvetli bir yerdi. Ýçeri girip yanan ocaða yakýn bir masaya oturdu.
Kentte çok fazla sivrikulak vardý.
Ýçinden o gece karþýlarýna çýkan o iki sivrikulaða lanet okudu. Saldýrýya uðrayacaðýndan çekiniyordu ama hiçbiri kafasýný çeviripte kendisine bakmamýþtý. Biraz içi rahatladý. Zaten bu salaþ handa da kimse bir soru sormazdý. Hancýya seslendi;
"HEY BAKSANA BURDA ÝYÝ BÝR ÝÇKÝ VAR MI?"
Hancýnýn getirdiði birayý içti.
Çok kötüydü ama hiç yoktan iyiydi. Hanýn gittikçe boþalmasý dikkatýný çekmiþti. Eli kýlýcýnýn kabzasýný yokladý. bir tuzak kokusu almýþ gibiydi.
Çevreyi kontrol etti.
Her þey olmasý gerektiði gibiydi.
"Her þeyden þüphelenir oldum" diye düþündü.
Hancýnýn yanýna yaklaþtýðýný farketmemiþti.
"Bir bira daha ister misin denizci?"
"Bir bira daha mý? Niyetin beni öldürmek mi? Hanýn boþ olduðuna þaþmamalý."
"Ne yapabilirim ki! Ýyi arpalar Bree'den gelirdi. Artýk hiç bir þey gelmiyor oradan. Eldekiyle ancak bu kadar oluyor iþte. Alacak birini bulsam haný hemen satarým."
"Haný satýn almak"
Ýyi bir düþünceydi doðrusu. En sonunda gemide ya da at sýrtýnda gezmekten kurtulduðunu düþündü Numenorean.
Sýký bir pazarlýktan sonra Deniz Kýlýcý'nýn hazinesinden 3 elmas hancýnýn kesesindeydi. Numenorean aldýðý hanýn salonunu dikkatle inceledi. Burayý evi gibi hissediyordu.


Korsan hanýn kapýsýndan çýktý. Denizden esen soðuk rüzgar tanýdýðý deniz kokusunu getiriyordu. Batýda kalan ülkesini düþündü. Limandaki gemilerden gelen gýcýrtýlarý duydu. artýk Numenor'da deðil lanetlenmiþ doðu topraklarýndaydý. Elini çantasýna attý. Sivrikulaktan aldýðý mücevher ýþýldýyordu.
Limandaki gemilerden birine doðru yürüdü. Bir ticaret gemisiydi.Geminin yanýnda durup yapýsýný ve tahtalarýný inceledi. Çok ilkelce yapýlmýþ hantal bir gemiydi.
"Deniz Kýlýcý'nýn yerini tutmazsýn" diye düþündü. Limandaki diðer gemilerinde pek farký yoktu. Ýskeleden gemiye çýktý.

"Albatros"
Gemideki henüz uyumamýþ bir denizci korsana doðru seyirtti;
"HOOP, DUR BAKALIM. NEREYE BÖYLE?"
Korsan kendisine seslenen denizciye baktý. Kemerden sarkan enli kýlýcý gören denizci tedirgin olmuþtu. Korsan denizciye seslendi.
"Kaptanýný çaðýr bakalým. Seninle iþim yok benim."
Bir kapýnýn çarpýldýðý duyuldu.
Kaptan kapýsýný çalan denizciye baðýrýyordu.
"O HERÝFE YARIN GELMESÝNÝ SÖYLEYEMEZ MÝYDÝN?
NEYMÝÞ DERDÝ DE BENÝ UYANDIRDINIZ?"
Güvertenin ortasýna doðru yürüyen kaptan karþýsýndaki Numenorean korsaný görünce irkilmiþti. Karþýsýndaki adam çok savaþ görmüþ bir savaþçý ve tecrübeli bir denizciydi.
"Gemini kiralamak istiyorum"
Kaptanýn gözleri parladý. Kaç gündür limanda yatýyorlardý. Bu biraz para demekti.
"Nereye ne taþýyacaðýz?"
Hiç bir yük taþýmayacaðýz. Açýk denizlerde bir haftalýk bir mesafeye gideceðiz."
"Aklýný mý kaçýrdýn be adam? oralarda gemileri yutan deniz canavarlarý vardýr."
Korsanýn kýlýcý gözle görülemeyecek bir hýzla çekilip kaptanýn boynuna dayanmýþtý. Kaptanýn kararý gecikmedi. Albatros zorlu bir deniz yolculuðuna hazýrlanmaya baþladý.

[arien]

23.12.2003 Arién
Güneþ batmaya baþlamýþ kýyý kentinin sokaklarýnda uzayan gölgeler oluþturmaya baþlamýþtý... Gece kadar siyah bir kýsraðýn üzerindeki pelerinine sarýnmýþ suret aðýr aðýr dar sokaklarda ilerlemekteydi... Yabancýnýn takip ettiði dar sokak geniþ bir pazar meydanýna açýlýyordu... Kalabalýk büyük ölçüde daðýlmýþ, pazarcýlar kalan son mallarýný karanlýk çökmeden önce toplamak için aceleyle toplanýyorlardý... Elf yavaþça meydanda ilerlerken belki son bir satýþ yapabilme umuduyla pazarcýlar kendisine ortak dilde sesleniyor ellerine aldýklarý renkli kumaþlarý boncuklarý ve benzeri eþyalarý göstermek için uðraþýyorlardý... Elf hiç birini umursamadan ilerledi... Meydanýn çýkýþýndaki dar sokaklardan birine yaklaþtýðý sýrada yýkýntý bir binanýn köþesinden kýrlaþmýþ pis görünüme sahip saçý sakalýna karýþmýþ bir adam fýrladý... Adamýn ani ortaya çýkýþýyla irkilen elf atýný aniden durdurdu... adam tütün içmekten sararmýþ diþlerini göstererek sýrýttý ve atlýya doðru yaklaþýp fýsýltý gibi bir sesle "görüyorum ki bu pazardaki deðersiz eþyalar ilginizi çekmiyor belki daha ince zevke sahip biri için özel bir þeyler arýyorsunuzdur..." dedi...
Arien ilgilenmeyip gitmeye yeltendiðinde ise adam atýn eðerini tutarak gitmesini tekrar engelledi...
Arien sessizce þansýzlýðýna lanet okudu "pazar yerine nerden girdim ki" diye söylendi... ve býkkýn bakýþlarýný ýsrarcý adama doðru çevirip sýkýntýyla "söyle bakalým benim ilgimi çekebilecek ne gibi bir þeye sahip olabilirsin?"
Adamýn sýrýtmaya devam ederek atý býraktý ve "Hanýmfendi ilgilendiðinize piþman olmayacaksýnýz" derken... hýzla bir keseden çýkardýðý deðersiz bir kaç parça renkli cam parçasýný ve fazla deðerli olmayan taþý hevesle uzattý... Arien tam sýkýntýyla bir þeyler söyleyecekken güneþin son ýþýklarý ender bulunur bir elmasýn yüzeyinden yansýdý... Arien ilgiyle elini elmasa doðru uzattý.. Adam Elfin elmasa doðru uzandýðýný görünce hevesle konuþtu "Hanýmfendi tam size göre bir parça beðendiniz... Bu taþ aralarýnda en özelidir..." Arien elmasý almýþ incelerken adam konuþmaya devam ediyordu...
Elmas Nargothrond'a aitti..
Arien hýzla düþünüyordu.... Bu parça buraya nasýl gelmiþ olabilirdi... Büyük ihtimalle deniz savaþýnda batan gemilerden birinden çýkmýþtý ama belkide asi korsanlardan birinden... bunu mutlaka öðrenmeliydi.... Yüzünde sakin bir ifadeyle "Oldukça iyi bir parça" derken adam hevesle "Ýyi ne demek hanfendi.. elinizdeki bu diyarlarda bulamayacaðýnýz bir parçadýr" diyordu... Arien durdu ve yüzünde sýcak bir tebessümle "Evet gerçekten oldukça güzel bundan daha fazlasýný da almak isteseydim nerden bulabilirdim acaba?" diye sorarken eline aðýr görünen bir kese almýþ adama doðru gösteriyordu.... "Her biri için bunun gibi bir kese verilir doðrusu"
Adam hipnotize olmuþ gibi keseye bakarak konuþuyordu...
"Hanýmfendi bende baþka kalmadý zati 3 taneydiler onlarýda sattým ama ..." dedi ve sözcüklerinin havada asýlý kalmasýna izin verdi... Elf kýzý "Önemli deðil bana sadece nereden bulabileceðim konusunda yardýmcý olman karþýlýðýnda bile bu keselerden biri daha senin olabilir" dedikten sonra iki keseyi adama doðru fýrlattý... adam keseleri yakalamak isterken elindeki kabý yere düþürdü ve renkli taþlar etrafa saçýldý... adam titreyen ellerler keselerden birini açtý ve gördüðü altýn paralar karþýsýnda gözleri parladý.... "Hanýmfendi ben zavallý bir hancýydým, iþler pek iyi gitmiyordu anlarsýnýz yaa.... bir kaç gece önce hana gelen bir adama haný bu taþlar karþýlýðýnda sattým..." adamýn gözlerine dikkatle bakan elf kýzý adamýn yalan atmadýðýna emin olmuþtu... "Peki eski hanýn nerde adý ne?" diye sordu Arién... adam fýsýltýyla cevap verirken aceleyle keseleri gizli ceplerine kaldýrmaya uðraþýyordu " Kýrýk kýlýç haný hanfendi, limanda kime sorsanýz gösterir" dedikten sonra sanki Elf fikrini deðiþtirirse diye korktuðundan olsa gerek aceleyle karanlýk bir sokaðýn gölgelerine karýþtý...
Elf kýzý elmasý pelerinindeki gizli bir cebe dikkatle yerleþtirdikten sonra
hýmm Lómion'u bulmalýyým" diye düþündü... bir kaç haftadan beri kendisine ulaþamamýþtý.... Gerçi Lord Felagund'dan korsanlarla karþýlaþtýðýný ve iyi olduðunu öðrenmiþti ama kendisi görmeliydi... Kar ve soðuk hava yüzünden yolculuðu biraz uzamýþtý ancak edindiði bilgi deðerli olabilirdi... Elf Beyini bulmak için küçük basit bir arama büyüsü mýrýldandý... yolunu gösteren hafif sisten bir çizgi oluþtu... arka sokaklarda bir süre ilerledikten sonra kentin dýþýna yakýn pek çok handan birinin önüne gelince sisten oluþmuþ iz yok oldu....
Demek burdasýn dedikten sonra hýzla atýndan indi ve isilme'ye yerinden ayrýlmamasýný söyledi.. Kýsrak itaatkar bir þekilde baþýný salladý... Arien hafifçe gülümsedi ve yeni yeni müþterilerin gelmeye baþladýðý hana doðru sessizce ilerledi...
Hanýn aðýr görünümlü ahþap kapýsý kolaylýkla açýldý... Etrafýna þöyle bir baktýktan sonra ilk anda bakýþlarýný kendisine çeviren müþteriler ilgilenmeyerek baþlarýný tekrar önlerindeki içkilere çevirdiler... Elf hancýnýn yanýna doðru ilerledi ve "Burada kalan bir elf beyini arýyorum, siyah kýsa saçlý bir elf... huysuz gri bir atý var..." attan bahsedince hancýnýn yüzü karardý.." hmmm aradýðýn Elf odasýndan çok ahýrda o huysuz atýnýn yanýnda duruyor orada bulabilirsin" dedikten sonra kirli beziyle önündeki bardaklarý kurulamaya devam etti.. Arien "teþekkürler" dedikten sonra gümüþ bir sikkeyi býrakarak ahýra gitmek için arkasýný döndüðünde parayý görünce þaþýran hancý hevesle arkasýndan baðýrdý "saolun hanýmým tekrar bekleriz..."

23.12.2003 Lómion
Elf savaþçý büyük bir dikkatle huysuz atý Daé'yle ilgileniyordu... Ýri savaþ atýný yaralayan mýzraðýn izi hafif bir çizik halinde kalmýþtý ama önemli deðildi.... asýl önemli olan zehirdi... Gölge daðlarýndan gelmiþ hýrçýn savaþ atý eðer bu kadar dayanýklý olmasaydý þimdiye kadar çoktan ölmüþ olurdu..Elf "eee eski dostum hala benimlesin " diyerek sevgiyle atýn uzun yelelerini okþadý.. Huysuz at ahýrda tutulmaktan sýkýlmýþtý ve gitmek istediðini anlatmak için sabýrsýzca toynaklarýyla yere vuruyordu... Elf beyi gülümsedi "Zamaný geldiðinde dostum o korsanlara günlerini göstereceðiz" dedi ve alev alev yanan gözlerini yerde duran daðýnýk haldeki samanlara doðru çevirdi...
Aniden ahrýn kapýsýnýn açýlmasýyla serin hava içeri doldu...
atlarla ilgilenen çocuðun geldiðini düþünerek önce pek ilgilenmeyen elf beyi... Çocuðun bildik ayak seslerini duymayý beklerken hiç bir þey duyamadý ancak arkasýnda duran kiþinin varlýðýný hissetmiþti.... Kafasýný çevirince kendisine bakan bir çift tanýdýk gri-mavi gözle karþýlaþýnca hafifçe gülümsedi içinden "artýk yaþlanýyor olmalýyým, yoksa yüzüme duygularýmý bu kadar çok yansýtmazdým" diye düþündü... ve ellerini öne uzatarak karþýsýndaki elf hanýmýnýn ellerini nazikçe tuttu.. "Hoþ geldiniz hanýmým" dedi... Elf kýzý gülümseyerek karþýlýk verdi ve "sizi tek parça olarak görebilmek çok hoþ" dedikten sonra merakla bakýþlarýný ata doðru çevirdi... Elf beyi açýklamak için "endiþe etmenize gerek yok hanýmým eskisinden daha saðlýklý" dedikten sonra Elf hanýmýna kolunu uzattý.. "Ýsterseniz odama geçelim uzun bir yoldan gelmiþ olmalýsýnýz, yemek yerken konuþuruz" dedi... Elf kýzý savaþçýnýn koluna girdikten sonra ahýrdan çýkmak için ilerlerken pelerininden çýkardýðý güzel bir elmasý göstererek " evet sanýrým size iþinize yarayabilecek bilgiler de verebilirim" dedi... Ýkili konuþmak için yalnýz kalabilecekleri konforsuz ancak temiz odaya çýktýlar...

25.12.2003 Lómion
Sabahýn ilk ýþýklarý henüz liman kentinin sokaklarýný aydýnlatmaya baþlamýþken eski hanýn üst katýndaki odanýn tüm gece boyunca yanan kandili nihayet söndü... Birkaç dakika sonra ahýrýn kapýsý hafif bir gýcýrtýyla açýldý ve pelerinli iki kiþi sokaða çýktý. Önden çýkan uzun boyluydu, geniþ kendinden emin adýmlarýndan etrafa güç yayýlýyordu... Birkaç adým ilerledikten sonra durarak arkasýndan gelen ve gece kadar siyah bir kýsraðýn takip ettiði kiþiye döndü....
Uzun boylu olaný diðerinin ellerini tutarak yüce lisanda birkaç kýrýk dökük veda kelimesi mýrýldandý... “Melamin Aa’ menealle nauva calen ar’ malta” (Aþkým, yolun yeþil ve altýn olsun). Diðerine göre daha kýsa boylu olaný parmak uçlarýnda yükselerek diðerine sarýldý ve kulaðýna þöyle fýsýldadý “Heruamin, Cormamin niuve tenna’ ta elea lle au’ “ (Lordum, sizi tekrar görünceye kadar kalbim aðlamaya devam edecek) ...Bir süre öylece durdular... Ayrýldýklarýnda kýsa boylu olaný hýzla siyah kýsraðýna atladý. Gri-mavi gözlerinde akmamýþ yaþlarýn pýrýltýsýyla hýzla sessiz sokaklar boyunca Shire’ra gitmek için yola koyuldu... Uzun boylu olaný diðeri tamamen gözden yitinceye kadar kýpýrdamadan bekledi...
Sonunda hýzla dönerek limana doðru giden kargacýk burgacýk karýþýk sokaklar yumaðýnda ilerlemeye baþladý...
kýsa bir yürüyüþün ardýndan aradýðý yeri bulmasý uzun sürmemiþti... Bu süre zarfýnda güneþin ýþýklarý limandan gelen sisi kaldýrmaya baþlamýþ, uyanmaya baþlayan kente fýrýnlardan mis gibi taze ekmek kokusu yayýlmaya baþlamýþtý...
Elf üzerine kýrýk bir kýlýç resmedilmiþ hafif rüzgarda sallanan eski ahþap tabelaya baktý. Aradýðý adam burada olabilirdi. Hýzla etrafýna bakýndý ve gözleri beklemek için kuytu bir köþe aradý. Hanýn karþýsýndaki iki katlý bir binanýn kuzey yanýndaki koyu gölgelere saklanarak beklemeye baþladý... Birkaç saatlik bekleyiþin ardýndan hiç gelmeyeceðini düþündüðü an geldi... Hanýn yýpranmýþ kapýsý etraftaki tüm sesleri bastýran büyük bir gürültüyle açýldý... Önündeki kirli beyaz önlükten hanýn sahibi olduðunu tahmin ettiði bir adam güç bela akþamdan kalmýþ bir ayyaþý sürükleyerek dýþarý çýkarýyordu... Hancýnýn bir savaþçýnýn saðlýklý vücut yapýsýna sahip olmasý Elf’in dikkatini çekti. Keskin gözlerini merakla kýsarak hancýnýn yüzünü görebilmek için heyecanla bekledi... Ayyaþý hanýn dýþ duvarýna oflaya puflaya yasladýktan sonra zorlanmaktan yüzü kýzarmýþ hancý doðrularak ellerini aðrýyan beline dayadý... Hana dönmek için kapýya doðru aðýr aðýr ilerledi ve tam elf kötü þansýna lanet edecekken durup yüzünü sokaða doðru çevirerek etrafýna ilgisiz gözlerle baktý... Adamýn yüzünü gören elf’in kalp atýþlarý hýzlanýrken eli istemsizce kýlýcýnýn kabzasýna doðru uzandý ancak kendisine hakim olarak sessizce olduðu yerde kaldý... Öncelikle sabýrla beklemeli, ne yapacaðýna karar vermeliydi... Hancý kapýdan girerek gözden kaybolduktan sonra Elf hýzla kaldýðý hana dönmek için yola koyuldu... Yapmasý gereken pek çok hazýrlýk vardý...

[arien]

6.2.2004 Lömion
Gecenin ilerleyen vakitleriydi.... Elf beyi yaptýðý yolculuktan geri dönmüþtü... Her zaman kaldýðý handaki odasýnda rahatsýz ahþap bir sandalyenin üzerinde oturmuþ bekliyordu... Keskin kulaklarý merdivende sessizce ilerleyen ayak sesleri duyduðunda ayaða kalktý bir eli enli kýlýcýnýn kabzasýnda beklemeye devam etti... Bir kaç saniye içinde ayak sesleri kapýsýnýn önünde son bulurken hiç kýpýrdamadan bekledi... Kapý haififçe çalýndý.. Elf beyi sert bir sesle "gir" dedi... Kapý yavaþça açýlýrken içeriye sokak serserisi kýyafetleri içinde berduþ görünümlü bir insan girdi...
Gelen yalpalayarak odada ilerlerdi... Elf beyi onaylamaz bakýþlarla süzüyordu karþýsýndakini... Elf beyinin önüne gelince birden sýrýtmaya baþladý ve gülerek "Dostum hiç deðiþmemiþsin gene suratýnda ayný ciddi ifade var" dedi ve elf beyine sarýldý. Elf beyi insanlarýn bu sýcak davranýþlarýna alýþamamýþ olsada karþýsýndaki eski bir dostuydu...
Yandaki küçük kapýyý göstererek.. "Ýstersen içeride temiz su var" dedi.
Maeyel adýndaki insan elfin gösterdiði küçük kapýdan girdi bir süre geçtikten sonra dýþarý çýkan insanýn odaya gelen kiþiyle ayný olduðuna inanmak neredeyse imkansýzdý...
Ýnsanýn koyu kumral kýsa kesimli saçlarýndan sular damlýyaordu... Yeþil gözleriyse yüzündeki vurdumduymaz havai serseri havasýndan çok farklý bilgece bakýyordu... Elfin yanýna giderek odadaki diðer sandalyeye oturdu...
Elf beyi sessizce Maeyel'in konuþmasýný bekliyordu...
Maeyel bir süre durdu ve sonra "Bak dostum istediðin þeyi yaptým dediðin þu kýrýç kýlýç hanýna gittim... Aslýna bakarsan hancý pek fazla olay çýkmasýný istemiyor... adý Adalmir ve Bir gün bir dostu dýþýnda ziyaret edeni olmadý.. en azýndan ben görmedim" durdu... "Þu ziyaretine gelen dostu Albatros muydu neydi öle bi gemiyle limandan ayrýldý ama fazla sürmez geri döner diye düþünüyorum bir haftalýk erzakla yola çýktýklarýný öðrenebildim... Dikkatimi çeken baþka birþey olmadý aslýnda"
Elf beyi anladýðýný belirtmek için baþýný salladý... ""Ve bide dün akþam var.. hancý normalden biraz tuhaf geldi doðrusu... Gece geç vakit artýk müþterilerin çoðunun odalarýna çekildiði diðerlerininse sýzdýðý vakitlerde bende kuytu ir köþede sýzýp kalmýþ gibi bekliyordum hancý etrafýna tedirgin bakýþlar fýrlattý... sonra bir süre içeriye girdi tekrar döndüðünde yüzü hortlak görmüþ gibiydi ama nedenini anladým dersem yalan olur....Keþke daha yararlý olabilseydim dostum.." dedi..
Elf beyi Maeyel'in omuzunu sývazladý ve "Tahmininden daha fazla yardýmcý oldun Eski dostum saol" diyerek karþýlýk verdi..
Ýnsan endiþeli bir ses tonuyla"Lómion bana doðruyu söyle eðer yapabileceðim birþey varsa ..." Elf beyi sözlerini tamamlamasýna izin vermeden " endiþe etmene gerek yok eski dostum, sadece o adam ve arkadaþlarýyla yarým kalmýþ bir iþimiz var ve yardým gerekirse senden baþkasýný aramazdým ve aramadým.... Gerçekte çok yardýmcý oldun saol.." ..Maeyel yüzünde yayýlan bir sýrýtmayla karþýlýk verdi ve "Pekala o zaman yerimi biliyorsun ben artýk gideyim... bu arada hanýn yakýnlarýnda olurum bir süre daha..." dedi ve ikisi kýsa bir vedalaþmanýn ardýndan Maeyel odadan çýkarak handan ayrýldý....
Elf beyi yataða uzanarak gözlerini tavana dikti... Karþýlaþma zamaný yaklaþýyordu.. gerekli hazýrlýklarý tamamlamalýydý.... Düþündü.. çeþitli karýþýmlar için gerekli bitkileri bulmuþtu, silahlarý iyi konumdaydý, Dae tamamen iyileþmiþti ve bu sefer dae için hafif mithrilden yapýlma örtü zýrh hazýrlatmýþtý... uykuya dalmadan önce bunlarý düþünmeye devam ediyordu...

12.02.2004

Uzak Diyarlar Adalmir
Eski dümenci hanýndaki odasýna þöyle bir baktý...
Yerdeki ahþap döþemeler, duvarlar, eþyalar hepsi bakýmsýzlýktan ve kötü kullanýlmaktan eskimiþ, kýrýk dökük görünüyordu ama denizcinin hayatý boyunca ilk defa evi diyebileceði bir yeri olmuþtu... geniþ adýmlarla odanýn köþesinde ki yataðýna doðru ilerledi, bir dizi üzerine çökerek yataðýn altýndaki ahþap kutuyu çýkardý... Haný satýn aldýðýndan beri kutuya hiç dokunmamýþtý... kutuyu kaldýrarak yataðýn üzerine koyarken derin bir of çekti... “Hatýrladýðýmdan daha aðýrmýþ” diye kendi kendine söylendi... Kutuyu açmadan önce odaya tekrar baktý “Acaba özleyecekmiydi...”
Kutunun kapaðýný biraz zorlayarak açtý... Ýçindeki yýpranmýþ deri kemerin altýnda eski paçavralara sarýlmýþ palalarý çýkardý... Kýlýçlarýn parlak yüzeyleri odaya dolan gün ýþýðýnda parladý... Korsan kýlýçlarý iki eline alarak dengeli bir uyumla savururken, yüzüne kendinden emin memnun bir ifade vardý. Gürültülü bir kahkaha attý...
Kýlýçlarý yataðýn üstüne býrakarak deri kemeri aldý uzun kirli tüniðinin üzerine takmaya uðraþýrken birkaç küfür savurdu... Haný iþletmeye baþladýðýndan beri irileþen göbeðinin farkýna varmamýþtý... “Birkaç yeni delik açmam gerekecek” diye söylenerek odadan dýþarý çýkarken, gözlerinde yaklaþan savaþýn ateþleri yanmaya baþlamýþtý bile...

Uzak Diyarlar Fuinir
Numenoreanlý denizci öfkeden kuduruyordu... Limanýn yanýndaki kuytu sokaklardan birindeki eski hana doðru hýzla ilerlerken yoluna çýkanlar önünden aceleyle kaçýþýyorlardý...
Hana vardýðýnda kapýyý savurarak açtý. Ýçeride akþamýn erken saatlerinde içmeye baþlamýþ bir adam vardý... korsan “ADALMÝR!!” diyerek kükrediðinde saniyeler içinde hanýn mutfaða açýlan kapýsýnda iri yarý dümenci elinde eski bir kemerle belirdi...

Uzak Diyarlar Adalmir
Dümenci etrafýna ateþ saçan öfkeli dostunu görünce “Geç oturda sakinleþ biraz, dur sana sert bir içki getireyim” dedi.. elinde koca bir maþrapayla döndüðünde dostunu barýn kenarýndaki yüksek taburelerden birinin üzerinde otururken buldu. Handaki tek müþteri çoktan korkarak sývýþmýþtý... Köpükleri maþrapadan taþmýþ birayý uzatýrken bir kaþýný kaldýrarak merakla “Anlat bakalým ne oldu?” diye sordu...

Uzak Diyarlar Fuinir
Kendisine uzatýlan biradan koca bir yudum aldý ve
“Þu lanet þehirde doðru düzgün kýlýç sallayacak tek bir adam yok! Nerde Numenoreanlý eski adamlarým nerde bu þehir çocuklarý... Doðru düzgün adam toplamalýyým çapulcu sürüsü deðil...”

Uzak Diyarlar Adalmir
Kafasýný onaylarcasýna salladý...
“sanýrým neþeni yerine getirmenin yolunu biliyorum.. Bizim eski adamlarýmýzdan birkaçý hala etrafta dolanýyor. Önce onlarý bulalým sonrasý gelir..”

Uzak Diyarlar Fuinir
Dümencisinin sözleriyle birden neþesi geri dönen korsan
“iþte buna içilir dostum” dedikten sonra Birasýný bir dikiþte bitirerek gürültüyle maþrapayý tezgaha çarptý... ve ikisi yapacaklarý savaþ hakkýnda hararetli bir konuþmaya daldýlar....

Yeþil Orman Arién
Elf kýzý ahþap kulübesinden çýktý...
Gece kadar siyah atý Ýsilme yolculuða çýkacaklarý anlamýþ heyecan içinde kendisini bekliyordu... Yanýna çok eþya almamýþtý. Hýzla ilerlemesi gerekiyordu... Uzak diyarlara büyü yoluyla da gidebilirdi ama eski yöntemleri tercih ediyordu... Hýzla ilerlerken rüzgarýn yüzüne çarpmasýný özlemiþti... Gri mavi gözlerinde yolculuðun neþesiyle ormandan ayrýlmadan önce son kez evine bakarak yaþlý huþ aðacýna ”Namaarie Brethil” diye fýsýldayarak veda etti. Rüzgarda sallanan yapraklarýndan çýkan hýþýrtýlarla o da sanki kendisine veda ediyordu.. Elf kýzý yaþlý aðacýn kulübesini o dönene kadar düþman gözlerden gizleyerek koruyacaðýný biliyordu...
Elini yanýndan hiç ayýrmadýðý, babasýnýn ilk ve son hediyesi, kabzasýnda altýn bir ejder iþlemesi olan kýsa kýlýcýnýn üzerine koydu... hazýr olduðuna karar verince Ýsilmenin kulaðýna eðilerek “Hýzla ilerle dostum hýzla ilerle” diye fýsýldadý... Ýsilme ok gibi fýrladýðýnda elf kýzýnýn neþeli kahkahasý çaðlayandan dökülen sular misali ormanda yankýlandý...

Uzak Diyarlar Lómion
Elf beyi çöken gecenin karanlýðýndan faydalanarak kýrýk kýlýç adlý hana biraz daha yaklaþtý... “evet “ dedi kendi kendine “bu iþi þimdi bitirmeliyim.. yeteri kadar bekledim” diye düþünerek tam sokaða adýmýný atmýþtý ki Liman tarafýndan gelen tanýdýk sesi duyunca aniden olduðu yerde durdu...
Dar sokakta hýzla ilerleyen korsaný gördüðünde eli kýlýcýnýn kabzasýna doðru uzandý. Ancak son anda kendine hakim olarak korsan varlýðýný fark etmeden saklandýðý karanlýk köþeye geri çekilerek bekledi...
Korsanýn öfkeli olduðu her halinden belliydi... Dayanýksýz görünümlü kapýnýn nasýl olupta parçalanmadýðýný düþünürken Ýçeriden “ADALMÝR!!” diye seslenen korsanýn sesi net bir þekilde tüm sokakta yankýlandý ve bir an sonra hanýn kapýsýndan sessizce dýþarýya süzülen korkak bir müþteriyi gördüðünde gözlerinde küçümseme dolu bir ifadeyle “nandor” [Korkak] diye mýrýldandý..
Kara talihine pekte hoþ olmayan birkaç söz sövdükten sonra... Gecenin karanlýðýnda gözlerden kaybolarak hýzla kaldýðý hana dönmek üzere dar sokaklarda ilerlemeye baþladý...

[arien]

Uzak Diyarlar Arién 14.02.2004
Elf Tepenin üstünde atýný durdurarak önünde uzanan uçsuz bucaksýz masmavi denizi bir süre seyretti... Bulunduðu tepeden yemyeþil çayýrlýk taa liman kentine kadar uzanýyordu... Kentin iþlek ve canlý havasýný bulunduðu yerden hissedebiliyordu... Önündeki günlerde yaþayacaðý zorluklarý bir an olsun unutarak mavi denizi, beyaz martýlarý izledi... Hafif rüzgârýn getirdiði bin bir çeþit sesi dinledi...
Nihayet zamanýn geldiðine inandýðýnda Ýsilmeyi Liman kentine doðru aðýr aðýr tepeden ilerletmeye baþladý.... Lómion'u bulmalýydý...


Uzak diyarlar Fuinir 15.02.2004
Numenoreanlý Korsan Eski adamlarýndan dördünü yanýna almýþ
Karþýsýndaki Maeyel isimli insaný dikkatli bakýþlarýyla süzüyordu. Adamýn kumral kýsa kesimli saçlarýn çevrelediði yakýþýklý bir yüzü vardý. Duruþundan biraz alaycý, biraz lakayt görünsede Deneyimli korsan adamýn yeþil gözlerinden her an tetikte olduðunu anlayabiliyordu... Sanki diye düþündü adam yaþýnýn gösterdiðinden çok daha fazlasýný görmüþ geçirmiþti, yapmayý düþündüðü savaþta güçlü bir yandaþ olabilirdi. Adam tam aradýðý gibi biriydi genede içini rahatsýz eden birþeyler vardý... Konuþmadan önce bir süre bekledi... *Demek sivrikulaklardan pek hoþlanmýyorsun, o zaman doðru yerdesin* dedi...

Uzak diyarlar Maeyel
Maeyel sesli bir þekilde güldü...

Uzak diyarlar Fuinir
*O zaman ilk dolunay zamaný ay tepeye ulaþmadan kentin çýkýþýndaki korulukta buluþalým, uzun bir yolculuk ve sýký bir savaþ için gerekenleri yanýna almayý unutma. Seni adamlarýmla tanýþtýrýrým, yapacaklarýmýzýn detaylarýný o zaman konuþuruz!*

Uzak diyarlar Maeyel
*O zaman ilk dolunay zamaný görüþmek üzere* diyerek oturduðu yerden kalktý, yüzünde kendinden emin ve memnun bir ifadeyle kýrýk kýlýç adlý handan çýktý... Handan çýkar çýkmaz yüzündeki memnuniyet kaybolarak düþünceli ciddi bir ifadeye büründü... Handan iyice uzaklaþtýktan ve takip edilmediðine emin olduktan sonra yönünü deðiþtirerek dar sokaklardan birine daldý... Üstü baþý kir pas içinde ahþap bir sopayla kendi kendine þövalyecilik oynayan bir çocuðu gördüðünde hýzla yanýna gitti. çocuðu omuzundan kavrayarak yüzünü kendisine döndürdü... *Merhabalar ufaklýk, biraz para kazanmak istermisin?* dedi... Küçük çocuðun oyun oynamaktan karýþmýþ sarý saçlarý, yanaklarý al al olmuþ yüzüne düþüyordu. Berrak mavi gözlerinde hevesle kafasýný salladý *isterim tabi beyim*..
*iyi o zaman* diyen adam eski bir parþömen parçasýna gizli ceplerinden birinden çýkardýðý kara küçük bir taþ parçasýyla hýzla birkaç cümle karaladý. Gümüþ bir parayý notla beraber ufaklýðýn eline tutuþturdu ve *Kentin dýþ kýsmýndaki eski haný biliyormusun?* Çocuk elindeki gümüþ paraya kocaman olmuþ gözlerle bakarak baþýný olumlu þekilde salladý...
*Ýyi, orada kalan bir elf beyi var, huysuz gri bir atýn sahibi.. Hancýya böyle sorarsan sana odasýný gösterir... Notu o elf beyine ver ve þöyle söyle “Bela aramana gerek yok sana gelir”...
Çocuk *Tamam beyim* dedikten sonra hýzla koþarak dar sokakta gözden kayboldu...

Uzak diyarlar Fuinir
Korsan yanýndaki adamlara dönerek
*Siz þimdi koruluktaki kamp yerine gidin ve adamlarla ilgilenin* dedi... adamlar emirlerini anýnda yerine getirmek için aceleyle handan ayrýlarak korsaný ve eski dümencisini yalnýz býraktýlar... Fuinir Adalmir’e dönerek * söyle bakalým eski dostum ne düþünüyorsun?*

Uzak diyarlar Adalmir
Yýllarca yanyana denizlere korku saldýklarý günleri düþünerek eskileri düþünüyordu...
Bir süre sessizce durdu... * Deniz kýlýcýný düþünüyorum dostum ne günlerdi onlar*... Karþýsýndaki dostu olumlu þekilde baþýný salladý...
* Kaptanýn öcünü almalýyýz, sivrikulaklar iyi bir dersi hak ettiler* dedikten sonra düþünceli bir þekilde ekledi.. * Eski adamlardan beþini bulduk, sekiz tanede iþinde usta paralý asker kiraladýk.. Ancak beni bilirsin pek güvenmem paralý askerlere keþke etrafta daha çok güvenebileceðimiz adam olsaydý*..

Uzak diyarlar Fuinir
Korsan bir an duraksadý...
Ve sonra *Haklýsýn dostum ama merak etme öcümüzü almak için yeterince hazýr olacaðýz.. O elf mücevheri elimizde ve gizlice kalelerine baskýn yapabilmemizin anahtarý. Kalabalýk bir orduya ihtiyacýmýz yok.. Kaleyi kalbinden vurup onlarý darmadaðýn edeceðiz... * diye þevkle konuþtu...

Uzak diyarlar Adalmir
Eski dümenci sadece gülümsedi...
Ancak hala tam olarak emin deðildi.. Bir þeyler yanlýþ geliyordu... Özellikle o büyülü elf mücevherine güvenmiyordu. Temkinli bir þekilde düþüncelerini dile getirdi.. Fuinir’in gazabýna uðramak istemiyordu *O elf mücevheri ya sivri kulaklarýn bize hazýrladýklarý bir tuzaksa?*

Uzak diyarlar Fuinir
Korsanýn gözlerinde birden ölüm ateþi parladý...
Konuþtuðunda sesini güçlükle kontrol ettiði her halinden anlaþýlýyordu.. * Sana daha öncede söylediðim gibi Adalmir, kayýp adadaki yaþlý bilgeyle konuþtum... Bu sivrikulaklarýn sonu olacak* ... cümlesini tamamlarken sesi zehir saçan bir yýlan gibi çýkmýþtý... ve birden ruh hali tamamen düzelerek keyifli bir kahkaha attý... Adalmir’in endiþeli yüzüne bakarak *sen sadece dediklerimi yap eski dostum, ben gerekeni yaparým* dedi ve yerinden kalkarken ekledi *Ve þu Maeyel adýndaki adam ona dikkat et, güçlü bir müttefik gibi görünüyor olsa da ölümcül bir düþmanýmýz olmasýn... Hakkýnda ne bulabilirsen öðren..*

Uzak diyarlar Adalmir
Kafasýný olumlu þekilde salladýktan sonra
handan uzaklaþan dostunun arkasýndan bir süre baktý... Ve Fuinir’in dediklerini yapmak için iþe koyuldu....

Uzak diyarlar Arién
Elf kýzý yýkýntý gibi görünen hanýn üst katýndaki diðerlerine göre nispeten daha iyi bir durumdaki odada rahatsýz yataðýn üzerine oturmuþ birgün öncesinden beri Lómion’un gelmesini bekliyordu... Nihayet kapý yavaþça açýldýðýnda hýzla ayaða kalktý...

Uzak Diyarlar Lómion
Ýçeride kendisini bekleyen Elf kýzýný gördüðünde...
Mutlulukla kýzýn yanýna giderek elfin narin ellerini tuttu.. *Leydim varlýðýnýzla þeref verdiniz*...

Uzak diyarlar Arién
Elf kýzýda ayný mutlulukla karþýlýk verirken
*Haftalardýr haber alamýyorum sizden... Eðer kabul ederseniz görevinizde size yardým etmeye geldim*

Uzak Diyarlar Lómion
Lómion elf hanýmýna nasýl hayýr diyeceðini bilemedi...
Arién’i tehlikeye atmak istemiyordu ancak güçlü ve kararlý elf kýzýnýn kalbini kýrmadan bunu nasýl söyleyebilirdi ki... zaten kabul etmese de inatçý elf kendisini dinlemeyecekti... bu sýrada kapý hafifçe çalýndý..
Lómion kapýyý azýcýk aralarken eli kýlýcýnda ve tetikteydi... Karþýsýnda koca mavi gözleriyle kendisine bakan güzel insan çocuðunu görünce þaþýrdý... küçük çocuk biraz çekingen þekilde gülümsedi. “Efendim, bir bey Bela aramanýza gerek olmadýðýný size geleceðini söyledi” dedikten sonra elindeki küçük not pusulasýný uzattý...
Elini uzatarak parþömen parçasýný alýrken gülümsedi ve “saol ufaklýk” dedi.. Çocuk gülümsedikten sonra hýzla merdivenlere doðru koþtu... Lómion çocuðun arkasýndan seslendi “Hey, ufaklýk bekle “ dedikten sonra merakla kendisine bakan çocuða gümüþ bir para fýrlattý...
Çocuk havada yakaladýðý paraya bakarak mutlulukla sýcacýk gülümsedi.. “Saolun beyim” dedikten sonra hýzla merdivenleri inerek handan ayrýldý... Elf beyi merakla dostu Maeyel’in gönderdiði notu açtý...
Notta ;
Dostum ilk dolunay zamaný ay tepeye varmadan þehir dýþýndaki korulukta olacaðým... Adamlar harekete geçmek üzere bu son þansýmýz olabilir...
Maeyel..
Yazýyordu. Merakla bir þeyler söylemesini bekleyen Arién’e doðru dönerek “Leydim sanýrým zamaný geldi... ilk dolunayla birlikte bu iþ bitecek” dedi..

Uzak diyarlar Arién
Arien baþýný salladý ve “o zaman hazýrlanmalýyýz” dedi...
Ýki Elf birlikte oturup planlarýný konuþmaya baþladýlar... Önlerinde uzun bir gün vardý...

[arien]

21.02.2004
Uzak diyarlar Arién
Elf gri-mavi gözlerini, gümüþi bir ýþýltýyla karanlýk geceyi aydýnlatan aya doðru çevirmiþ,
Önlerinde uzanan uzun geceyi düþünüyordu... Eðer baþarýlý olamazlarsa Nargothrond krallýðý büyük bir tehlikeyle karþý karþýya kalacaktý. Omuzunda güçlü bir el hissettiðinde yavaþça kafasýný çevirerek elf beyinin kendisine bakan kara gözlerine baktý. Konuþmalarýna gerek yoktu, ikiside ne yapýlmasý gerektiðini biliyordu... Arien baþýný salladý. Ayaða kalkýp gece kadar siyah atý Ýsilmenin yanýna yürüdü... Elf beyinin gri savaþ atýnýn yanýnda çok çelimsiz görünüyordu ama bu büyülü atýnda kendine özgü yetenekleri vardý... Koruluða girmeden önce son kez atýnýn ipeksi yelesini okþadý ve kulaðýna “Dikkatli ol dostum” dedi. Atýn gözlerinde anladýðýný gösteren pýrýltýlar vardý ve yavaþça burnunu Elf kýzýnýn eline sürttü.. Arien güldü “Merak etme bende dikkat ederim” dedikten sonra koruluða doðru döndü gecenin gölgelerine karýþmak için pelerininin koyu renkli baþlýðýný ay ýþýðýnda parlayan koyu sarý saçlarý üzerine geçirdi... bir an sonra Arien doðuþtan gelen elf zarafetiyle korulukta hiç ses çýkarmadan hýzla kamp yerinin ateþini görünceye dek ilerlemeye baþlamýþtý... Kamp yerine vardýðýnda ateþ ýþýðýnýn dýþýnda kalacak þekilde kendine sýk dallar arasýnda korunaklý bir yer seçerek konumunu aldý.

Uzak Diyarlar Lómion
Elf kýzýnýn biraz önünden ilerlediðini bilmesine raðmen gözden kaybediyordu...
Arkasýndan gelen iri savaþ atýna baktý ve Arien’in yaptýðý sessizlik büyüsüne minnettar kaldý. Yoksa Huysuz atýn üzerindeki hafif zincir örtü tüm kampý ayaklandýrabilirdi... kamp ateþini gördüðünde bir elini kaldýrarak atý Daé’ye durmasýný iþaret etti... Aydýnlýk bir gece olmasýna raðmen koruluðun sýk çatýsý altýna çok az ýþýk sýzabiliyordu. Keskin gözleri dikkatle etrafýný tararken dallarýn arasýnda gecenin karanlýðýna karýþmýþ elf kýzýný güçlükle seçebildi... gözlerini kamp alanýna çevirdiðinde de ateþin baþýnda insan dostu Maeyel’i gördü... Korsanýn topladýðý adamlar kendi aralarýnda gruplar halinde konuþmaya dalmýþlardý... Ara sýra kalýn sesleriyle attýklarý kahkahalar tüm ormaný dolduruyordu...

Uzak diyarlar Arién
Arien elf beyinin yerini almýþ olduðunu görünce tüm kaslarýnýn gerildiðini hissetti...
Zihnini boþaltarak tüm dikkatini yapacaðý büyülere verdi... dudaklarý kelimeleri þekillendirmek için hazýr beklemeye baþladý...

Uzak diyarlar Fuinir
Eski korsan gözlerini dikmiþ ateþin baþýnda diðerlerine karýþmadan oturan Maeyel adlý insaný izliyordu... Savaþçý sanki anlamýþçasýna baþýný çevirerek omuzunun üzerinden direkt bakýþlarýný kendisine çevirdi ve korsana baþýyla selam verdikten sonra yerinden kalkarak yanýna geldi... Maeyel’in yanýna geliþiyle içinde deðerli elf mücevherinin bulunduðu çantayý yanýna doðru çeken korsan, adama bir türlü güvenemiyordu... Kýsa bir süre sonra yüzünde gizlemediði bir merakla “hadi anlat bakalým gerçekte bu iþi kabul etmenin nedeni ne?”

Uzak diyarlar Maeyel
Maeyel ateþin baþýnda oturmuþ kamp yerindeki adamlarý izliyordu...
Eski korsanlarýdan oluþmuþ beþ kiþilik bir grup içerek kendilerini hararetli bir konuþmaya kaptýrmýþlardý... ateþin daha yakýnýnda 2 paralý asker zar atýyor 2-3 taneside bahse tutuþarak kendilerini eðlendiriyorlardý... Gözleri Adalmir isimli, korsanýn eski dümencisine takýldý. Adam huzursuz görünüyor sürekli etrafýna kuþkulu bakýþlar atýyordu... 3 nöbetçi de sürekli kamp alanýnýn etrafýnda dolaþýyordu... ensesindeki tüylerin d**en d**en olduðunu hissederek kafasýný çevirdiðinde Fuinir’in buz gibi bakýþlarýný gördü.. Baþýyla selam verdikten sonra yerinden kalkarak adamýn yanýna gitti... Korsanýn çantasýný yanýna çektiðini gözünden kaçmamýþtý ve korsanýn sorusunu duyunca hiç þaþýrmadý... adamýn gözlerine bakarak kesin bir þekilde þöyle konuþtu “Doðru bildin, iþi kabul etmemin nedeni para deðil... Sivrikulaklar ben küçükken ailemi katlettiler ve ben elim kýlýç tutmaya baþladýðýndan beri onlarý avlýyorum” gözlerindeki katýksýz nefret kaybolarak yerini eðlenen bir ifadeye býraktý ve “bir gün hatýrlatta sana kulak kolleksiyonumu göstereyim” dedi... söyledikleri yalan sayýlmazdý birkaç küçük ayrýntý dýþýnda tabi...ailesinin asýl katilleri Numenoreanlý korsanlardý. Küçük bir balýkçý köyü olan ostra’ya saldýrmýþlar ve neredeyse tüm kasaba halký acýmasýz palalarýnýn ucunda can vermiþti...

Uzak diyarlar Fuinir
Savaþçýnýn gözlerinde gördüðü nefret korsanýn kuþkularýný daðýtmak için yeterli olmuþtu..
Bir adam asla böylesi rol yapamazdý. Korsan anlamýþçasýna baþýný salladý ve eliyle adamlardan birine iþaret ederek iki bira getirmesini istedi...

Uzak diyarlar Adalmir
Batan deniz kýlýcýnýn dümencisi Adalmir,
Ateþin baþýnda oturmuþ sýkýntýyla etrafýndaki karanlýk koruluðun derinliklerine bakýp duruyordu... Sanki her an bir sivri kulak fýrlayacakmýþ gibiydi... Dolunay olmasýna raðmen aðaçlarýn sýk dallarý ýþýðýn geçmesine izin vermiyor adeta ateþin parlaklýðýný bile emiyorlardý. Aðaçlara okkalý bir küfür savurdu ve “Lanet olsun size” diye söylendi... Karanlýk yada bulunduklarý durum sanki kimsenin umrunda deðildi...

Uzak diyarlar Maeyel
Savaþçý zamanýn yaklaþtýðýný hissedebiliyordu...
Elindeki birayý bir dikiþte bitirdikten sonra korulukta biraz dolaþmak için kamp alanýndan çýktý... Gözleri dostlarýný arýyorduki zihninde hafif bir dokunuþ hissetti ve melodik bir elf sesinin kendisine “zamaný geldi” dediðini duydu... Kýlýcýný sessizce kýnýndan çekti, boþta kalan eline küçük bir hançer alarak sessizce korulukta ilerledi... Nöbetçilere sessizce yaklaþarak ikisini hançerinin kabzasýný kullanarak bayýlttý... Üçüncüyü ararken çoktan elf beyi tarafýndan bayýltýlmýþ olduðunu görünce gülümseyerek Elflerin harekete geçmesini bekledi...

Uzak Diyarlar Lómion
Elf beyi kendisine çok yaklaþan bir nöbetçiyi bayýltmak zorunda kalmýþtý...
Kýlýcýný kýnýndan çekerek hýzla huysuz savaþ atýnýn üzerine atladý ve büyük bir hýzla kamp alanýnýn ortasýna daldý... Kýlýçlarýna atýlan korsanlar ne olduklarýný anlayana kadar elf beyinin savaþ atý bir korsan grubunun arasýna dalarak ikisini yere yýkmýþtý bile... Arbeletlerden çýkan klik seslerini duydu ancak hiç biri Arien hanýmýn yaptýðý büyülü kalkaný geçemedi... Elf beyi hedefine doðru sürdü atýný ve Fuinir’in yanýna gelince atýndan atlayarak Korsanýn karþýsýna dikildi

Uzak diyarlar Arién
Arien büyük bir hýz ve ustalýkla büyülerini ard arda yapýyordu...
Þu anda tüm dikkatini Elf beyini korumaya vermiþti... Arbeletlerin ve fýrlatýlan hançerlerin iþe yaramadýðýný gören korsanlarýn palalarýný çekip Elf beyine doðru ilerleyerek çevresini sarmaya baþladýklarýný görünce elleri güçlü bir büyünün hareketlerini yapmaya baþladý... Büyüyü tamamladýðýnda parmaklarýnýn ucunda kývýlcýmlar çakýyordu... Bu büyü yerini gösterecekti ama Elf kýzýnýn saklanmaya niyeti yoktu zaten...
Büyüsünü saldýðýnda adamlardan biri acýyla kývranarak yýðýldý... Elf hýzla yayýný hazýrladý iri bir korsaný kýlýç tutan kolundan ve bacaðýndan yaralayarak etkisiz hale getirirken Koruluðun karanlýðýndan fýrlayan Ýsilmeyi gördü.. At kendisine vurmaya çalýþan korsanlarla dalga geçermiþçesine hýzla etraflarýnda dolanýyor küçük çifteler savuruyordu ancak ayýþýðýndan yaratýlmýþ bu özel at gözle takip edemeyecekleri kadar hýzlýydý... Arien biliyordu ki korsanlar yorgunluktan yýðýlana kadar Ýsilme pes etmeden adamlarý çýldýrtmaya devam edecekti...
Kendisini görerek üzerine doðru gelmeye baþlayan korsaný fark ettiðinde büyü yapmak için zamaný kalmamýþtý kýsa kýlýcýný hýzla çekip kendisinin iki katý adamýn üzerine korkusuzca yürüdü...

Uzak diyarlar Fuinir
Korsan bir anlýk þaþkýnlýðýn ardýndan
Hemen neler olup bittiðinin farkýna varmýþ, palalarý þimþek gibi ellerinde yerini almýþtý... Saldýrgan savaþ atý ortalýðý daðýtarak kampýn içinde koþturuyordu... At önünden geçerken sivrikulak atlayarak önünde dikildiðinde “Daha önce senin kulaklarýný eline vermeliydim Lanet olasý” dedi... ve palalarýný ikili bir kombinasyon halinde amansýzca savurdu... bu sýrada Adalmir’in ve Maeyel’in de dahil olduðu bir grubun sivrikulaðýn çevresini sarmak için koþarak geldiklerini farketti... Ýçten içe gülerek “sonun geldi” diye düþündü...

Uzak Diyarlar Lómion
Elf beyi Korsanýn sözlerine cevap verme zahmetine bile girmedi...
Korsanýn savurduðu palalarý ustalýkla savuþtururken, arkasýndan düþmanlarýn yaklaþarak etrafýnda bir çember oluþturduklarýný görmekten çok hissediyordu...

Uzak diyarlar Maeyel
Tüm bunlar olurken savaþçý, Dostunun yanýna doðru koþtu... Fuinir’in yüzündeki ifadeden Elfi köþeye kýstýrdýklarýný sandýðý bariz bir þekilde okunuyordu. Çoþkulu bir naðra atarak beklemedikleri bir þekilde elfin yanýna atladý... Bir an herkes dondu kaldý... Tüm gözlerin kendisini izlediðinin ve olanlarý anlamaya çalýþtýðýnýn farkýndaydý...

Uzak diyarlar Adalmir
Maeyel adlý insanýn elfin yandaþý olduðunu anlar anlamaz öfkeyle kavrulan kanýnýn damarlarýný yaktýðýný hissederek ileri doðru atýldý “HAÝN”...

Uzak diyarlar Maeyel
Üzerine doðru atýlan iri korsanýn palasýný beceriyle savuþturdu. Ýkilinin kýlýçlarý çarparken çýkan çelik sesi tüm ormaný dolduruyordu.. ister istemez saldýrýlarý savuþturabilmek için Dostundan tekrar ayrý düþtü...

Uzak diyarlar Fuinir
Hain insanla Adalmir ilgilendiðine göre diye düþündü o da elfle ilgilenebilirdi...
Palalarýyla bir dizi saldýrý hareketi yaptý... son anda yukarýdan savurduðu palasýnýn yönünü deðiþtirerek aþaðýdan vurmak için hýzla hareket etti...

Uzak Diyarlar Lómion
Korsanýn ustalýkla savurduðu kýlýç darbelerini savuþturdu adamýn son anda yön deðiþtirdiði kýlýcýn ucundan kaçabilmek için geriye doðru sýçradý... Çok yakýn geçmiþti... bu sýrada gözünün ucuyla Arien’i gördü. Kýz iri yarý bir korsanýn karþýsýndaydý. Elfin Kalbi huzursuzlukla sýkýþtý ve Öfkeyle karþýsýndaki korsana saldýrdý. Korsan hýzla saldýrýsýný karþýladý... Elf arkasýndan yaklaþan birini hissettiðinde kýlýcýnýn hýzlý iki hamlesiyle korsanýn adamýný saf dýþý býraktý... ve bu sýrada boþ durmayarak saldýrýya geçen korsaný karþýlamak için hýzla tekrar döndü...

Uzak diyarlar Fuinir
Elf’in dikkatinin daðýlmasýndan yararlanarak palasýný ustaca savurdu...
Ve saldýrýsý sivri kulaðýn savunmasýný aþarak kýlýcýnýn ucu sol omuzunda ince bir kesik açtý..

Uzak Diyarlar Lómion
Geç kalmýþtý... Korsanýn palasý sol omuzunda cayýr cayýr yanan bir kesik açtý.. Elf bir sonraki hamlesiyle korsanýn yüzüne vurdu... acýyla geriye savrulan korsan bir süre için saf dýþý kalmýþ gibi görünüyordu... Arkasýndan gelen 2 paralý askerle yüzleþmek için döndü... Paralý asker vahþi bir savaþ çýðlýðý atarak savaþ baltasýný kaldýrarak elf’in dizlerine doðru þiddetle savurdu. Elf darbeden kaçmak için havaya þýçradý ve yere inerken savurduðu kýlýcý adamýn balta tutan eline isabet etti... Arkadaþýna bakarak elf’e daha dikkatli yaklaþan diðer paralý asker hamlesini yapamadan yýðýldý kaldý... Yere düþen adamýn arkasýnda Maeyel belirmiþti... Elf, dostuna daha dikkatli baktýðýnda yaralanmýþ olduðunu farketti... Dostu önemli olmadýðýný belirten bir el iþareti yaptý ancak yüzünde beliren hafif tebessüm böyle olmadýðýný anlatmaya yetmiþti.

Uzak diyarlar Fuinir
Gözlerini yavaþça açtý. Lanet olasý elf nasýl vurmuþtu öyle.
Düþerken baþýný sert bir taþa çarpmýþ olduðunu farketti. Kafasýnýn arkasýnda yumurta büyüklüðünde bir þiþlik vardý. Etrafýna bakýndý, önceleri biraz bulanýk olan görüntü netleþtiðinde iri savaþ atýnýn, siyah gölge gibi bir baþka atla birlikte paralý askerlerinden bazýlarýný çevirdiklerini ve adamlarýn savurduklarý kýlýçlarýn hareketinden neredeyse tüm güçlerinin tükenmiþ olduðunu gördü... En iri adamlarýndan biri koruluðun kýyýsýnda sivrikulaklýnýn biriyle savaþýyordu... Gözleri yerde yatan adamlarýn arasýnda eski dostu Adalmir’i seçtiðinde öfkeyle doldu. Yerden palasýný kaptýðý gibi hýzla Hain Maeyel’in yanýnda duran Sivrikulaða doðru atýldý. “Geber Lanet olasý sivrikulak, Geber”..

Uzak Diyarlar Lómion
Arkasýndan saldýran korsanýný karþýlamak için hýzla döndü.
Adam deli bir öfkeyle ardý ardýna hamle yapýyordu. Elf savunmak için kýlýcýný hýzla hareket ettiriyordu ancak korsan sanki hiç bitmeyecek bir güçle saldýrmaya devam ediyordu... Lómion konumunu düzeltebilmek için yavaþça geri çekildi.

Uzak diyarlar Fuinir
“Hayýr lanet olasý” diye öfkeyle baðýrdý...
Elfin savunmada kalmasýný saðlayacaktý ve nasýl olsa savunmasýnda bir delik bulunurdu...

[arien]

Uzak diyarlar Arién
Elfin gücü tükenme noktasýna gelmiþti..
Tüm kaslarý sýzlýyordu. Adam kýlýcýný baþýnýn üzerine kaldýrdý ve Arién’e doðru savurdu. Elf bu vuruþu zorlukla karþýladý. Adamýn bir sonraki darbesi sað koluna þiddetli bir darbe indirdi. Elf yakýcý acý dalgasýný zihninden uzaklaþtýrdý ve tökezlermiþ gibi yapýp kýsa kýlýcýný ayaklarý dibine düþürdü. Silahsýz Elfi kolayca haklayabileceðini sanan adam yaklaþarak son darbeyi indirmeye hazýrlandýðýnda, Arién çizmesinden gizlice bir hançer çekip hýzla ayaða sýçradý ve kazandýðý ivmeyle hançerini saldýrganýn kaburgalarý arasýna sertçe sapladý... Adam yere yýðýlýrken hýzla kenara çekildi. Tüm gücü tükenmiþti ama savaþ devam ediyordu... Lómion’la korsaný gördü, adam aman vermeksizin saldýrýyordu ve onlarýn hemen yanýnda Maeyel bir dizi üzerine çökmüþ kýlýcýndan destek alarak güçlükle ayakta kalmaya çalýþýyordu... Yaralý savaþçýya yardým etmek için yanýna doðru kalan son gücüyle koþarak gittiðinde adamýn gözlerinden yaþamýn canlý ýþýðýnýn uçup gittiðini gördü... “Hayýr, lütfen biraz daha dayan” diyerek aceleyle yere yýðýlan adamýn kanamasýný durdurmaya çalýþýrken, umutsuzluk içinde çýrpýnýyordu...

Uzak Diyarlar Lómion
Yanýbaþýnda Arién’in sesini duydu...
Ve neler olduðunu anlamasý için dönüp bakmasýna gerek yoktu... Karþýsýndaki korsan büyük bir hýrsla saldýrmaya devam ediyordu... Korsanýn bayýlan ve yaralanan adamlarýnýn bazýlarýnýn kalkarak ormanýn içine kaçtýklarýný bazýlarýnýnsa kaptanlarýnýn yanýna geldiklerini farkederken, korsanla kýlýçlarý çarpýþmaya devam etti...

Uzak diyarlar Fuinir
Öfkesinin etkisi azaldýkça yaptýðý güçlü saldýrýnýn etkisi azalmaya baþlýyordu...
Kýlýç tutan kolunda bunu hissedebiliyordu... Yanýna doðru gelen birkaç adamýný görünce morali düzelerek “Bu sefer sivrikulaðýn yaþamasýna izin vermeyeceðim” diye düþündü... yüzüne pis bir gülümseme yerleþerek saldýrýsýna devam etti...

Uzak diyarlar Arién
Savaþçý için yapabileceði hiçbirþey yoktu...
Elleri, üstübaþý kan içinde kalmýþtý. Bakýþlarýný Elf beyine çevirdiðinde korsanýn adamlarýndan bazýlarýnýn yaklaþmakta olduðunu gördü. “Hayýr” diyerek isyan eden kalbi, sevdiði birinin kaybýný kaldýramazdý... Ýçini yakýp kavuran bir öfkenin verdiði güçle ayaða kalktý, gri-mavi gözlerinde sanki þimþekler çakýyordu etrafýndaki hava yaptýðý büyünün etkisiyle güçlü bir esintiyle savrulmaya baþladý ve bir an herþey durdu... Elini yaklaþan adamlara doðru çevirdi, gözlerindeki korkuyu görebiliyordu.

Uzak diyarlar Fuinir
Elf büyücüsünün elini yanýna gelen adamlarýna doðru çevirdiðini gördü...
Havada çýlgýnca bir esinti baþladý... güçlükle ayakta durmaya çalýþarak büyünün yolundan çekilmek için kaçmaya karar verdi... Karþýsýndaki elfin dikkatinin daðýlmasýndan yararlanarak hýzla ormanýn derinliklerine doðru koþtu... Son kez dönüp baktýðýnda adamlarýndan birine elfin büyüsünün çarparak adamý birkaç metre öteye fýrlattýðýný gördü ve Ýçinden “Ödeþeceðiz” diye söz verdi...

Uzak diyarlar Arién
Büyüsünün bir adamý fýrlattýðýný gördü....
Gözleri hýzla etrafý taradý... Tümü kaçmýþtý... Yavaþça elini indirirken etrafýndaki havada durgunlaþmaya baþladý...

Uzak Diyarlar Lómion
Elf kýzýna bakarken hayretle olduðu yerde donup kaldý.
Arién büyüsünü tamamladýðýnda elf beyi endiþe doluydu. Kýzýn yanýna giderek yavaþça sarýldý...

Uzak diyarlar Arién
Elf beyinin göðsüne yüzünü gömüp gözyaþlarýnýn akýp gitmesine izin verdi...
Bir süre sonra kendini toparlayarak bir adým geri çekildi... bir þeyler söylemek istiyordu ama ne söyleyeceðini kendiside bilemiyordu... Lomion’un yaralanmýþ olduðunu gördü. Titrek bir sesle “yaralanmýþsýnýz” dedi..

Uzak Diyarlar Lómion
“Önemli bir þey deðil Hanýmým” diyerek omuz silkti...
ve “Bunlarý yaþamanýzý istemezdim” dedi... Konuþmaya devam edecekken Korsanýn adamý Adalmir’in yerde kýpýrdandýðýný gördü... En azýndan korsanýn en yakýn adamý ellerindeydi... Sonra içini bir öfke dalgasý sardý... ne uðruna... bu kazanýlmýþ bir zafer sayýlmazdý ki... yerde yatan savaþçý dostuna kaydý gözleri... Saygýyla dostunun baþýna eðildi...

Uzak diyarlar Arién
Elf beyinin aklýndan geçenleri neredeyse yüzünden okumuþtu...
Dostunun baþýnda diz çökmüþ elf beyinin omzuna elini koydu ve “Çok üzgünüm” dedikten sonra bir süre saygýlý bir sessizlikte bekledi... bir süre sonra “Lordum bu gece son bir büyü yapacaðým ve bizleri tutsaðýmýzla birlikte Shire’a, Nargothrond kalesine taþýyacaðým...” dedi.

Uzak Diyarlar Lómion
Kaçan korsanlarýn ardýndan gidemeyecek kadar bitkin düþmüþtü...
Elf kýzýnýn önerisini bir süre düþündü ve “Leydim siz tutsakla beraber gidin ben birkaç gün içinde kaleye gelirim önce yerine getirmem son bir görevim var” dedi ve bakýþlarýný yerde yatan dostunun cansýz vücuduna çevrildi...

Uzak diyarlar Arién
Anlayýþla baþýný salladý...
“O zaman Ýsilme’yi yanýnýzda býrakýyorum eminim yardýmý olacaktýr” dedikten sonra aðaçlarýn arasýnda kendisini bekleyen Ýsilmenin yanýna yürüdü... Atýn alnýndaki küçük beyaz lekeyi hafifçe okþadý “Lómion’la kalmaný istiyorum ve sonra onlarý kaleye getir...”dedi. At anlamýþçasýna hafifçe baþýný salladý. Arién gülümsedi ve Elf beyinin yanýna döndü endiþe dolu isteksiz bir vedalaþmanýn ardýndan... Elf kýzý yerde kýpýrdanmaya baþlamýþ tutsaklarýnýn baþýna giderek kadim lisanda büyüsünü yapmaya baþladý havada hafif bir dalgalanma oldu ve bir an sonra bulunduklarý yerde sadece boþluk vardý...

Uzak Diyarlar Lómion
Arién’in gidiþiyle birden ormanda tek baþýna kalmýþtý...
Ýsilme ve Daé kenarda sessizce bekliyordu... Çatýþmadan zevk alan Savaþ atý bile yorulmuþ büyük bir uysallýkla bekliyordu, kim bilir belkide Elf beyinin kaybýna gösterdiði bir saygý belirtisiydi... Dostunun naþýný saygýyla kendi atýna sýkýca yerleþtirdikten sonra Arién’in atý Ýsilme’ye binerek Maeyel’in köyü Ostra’ya doðru yola koyuldu... Þafaðý beklemeye niyeti yoktu...

Shire Arién
Gözlerini açtýðýnda Nargothrond kalesinin güvenli surlarý içindeydi...
Ortaya çýkmasýyla beraber etrafýna üþüþen nöbetçiler kendisini tanýyarak saygýyla selam verirken elf kýzý aceleyle ayaklarý dibinde yatan adamý gösterdi “Yaralarýna bakýlsýn, ancak kilit altýnda tutulmasýný istiyorum.. Lord Felagund eminim kendisini sorgulamak isteyecektir.” Dedikten sonra daha fazla gücü kalmayarak sendeledi, kendisine destek olmak için ileri atýlan bir nöbetçiye zayýf bir sesle “teþekkür ederim” dedikten sonra nazikçe taþýnarak odasýna götürüldüðünü hayal meyal farketti...

[arien]

Nargothrond Felagund finrod
Son gördüðü karanlýklar efendisinin topuzuydu. Birden kendine geldi. Kaledeydi. Kabusmuþ diye mýrýldandý elf. Tehlikenin yaklaþtýðýný hissediyordu. Kayýp Carnimiere. Kayýp adanýn yaþlý bilgesi. Geçmiþin derinliklerinden gelen Numenoreanlar. Hesinden kötüsü de artýk düþman olan eski dostlar. Konsey odasýna yürüdü.
Oda boþtu. Iþýk lambalarýndan birini hafifçe ovdu. Odaya yumuþak bir ýþýk yayýldý. Odada üç masa vardý. Ortadünyanýn üç çaðýndaki haritalarý. Haritalara kýsaca baktý.Gölü gören pencerelerden birinin önüne gitti. Tekrar düþüncelere dalmýþtý.

Shire Fuinir
Korsan kýyýdaki adamlara baktý. Kýyýdaki sallar hepsini alacak kadar büyük ve saðlam görünüyordu. Sallarý göle ittiler ve hýzla kürek çekmeye baþladýlar Kayalýklarý yükseldiði kýyý hýzla yaklaþýyordu.

Shire Fuinir
Sallar kýyýya yanaþmýþtý. korsan saldan indi. Mücevher'de gördüðü kayalýklar karþýsýndaydý. Ne kapýnýn nerede olduðunu, ne de nasýl açacaðýný bilmiyordu. Mücevheri sertçe sýkýp göðsüne bastýrdý. Kapýnýn açýlmasýný diliyordu. Kayalardan gelen çatýrtý sesleriyle kalenin gizli kapýsý açýldý. Korsan ve 30 adamý yavaþça içeri girdiler.

Shire Fuinir
Delhizin sonunda bir aydýnlýk vardý. Sessizce ilerledi. Dehlizin sonunda iki sivrikulaðýn konuþtuðu bir oda vardý. Kýyafetlerinden anlaþýldýðýna göre bunlarýn ikisi de yüksek rütbeli sivrikulaklardý. Kýlýcýný çekti.


Nargothrond Arién
Ay ýþýðýnýn yumuþak ýþýðýnda ansýzýn uyandý elf... Ýçinde hissettiði huzursuzlukla keskin kulaklarýný sessiz geceye verdi... Kale her zamanki gibi sessizdi...çok sessiz... Hýzlýca hazýrlandý gölge gibi odasýndan dýþarýya süzüldü... Yumuþak ýþýðýn sýzdýðý konsey odasýna girdiðinde düþüncelere dalmýþ Lord felagund'u görerek varlýðýný belli etmek için hafifçe boðazýný temizledi...

Nargothrond Felagund finrod
Elf arkasýna döndü
Lady Arién iyi geceler. Kendinize geldiðinize sevindim

Nargothrond Arién
Arién hafifçe baþýyla selam verdi..
"iyi geceler Lord Felagund, saolun þimdi daha iyiyim" Ben ne kadar zamandýr uyuyorum bilmiyorum... Size doðru dürüst bir rapor bile sunamadým" diye biraz rahatsýz bir ses tonuyla konuþtu... Bu kadar güçsüz düþmekten hoþnut deðildi..

Nargothrond Felagund finrod
Elf lady'nin yorgun olduðunu anlamýþtý.
"Buyurun Lady Arién. sizi daha fazla yormak istemem." Yanlarýna gelen bir elf kýzý bir iksir þiþesi uzattý.
"Güç verir."
Bu arada elf lordu bir parþömeni imzaladý ve Lady Arien'e uzattý.
"Sir Lómion'un þövalyelik beratý."

Nargothrond Arién
Þiþeyi uzatan elf'in elinden minnetle aldý..
sessizce "Teþekkür ederim" dedikten sonra zarif þiþenin aðzýný dudaklarýna götürerek yavaþça içindeki sývýyý içti... Yoðun sývýnýn baþta hafif bir tadý vardý ama geçtiði yeri cayýr cayýr yakýyordu.. Arién elinde olmadan yüzünü buruþturdu ancak þiþedeki sývýyý içtikten sonra kendini daha hissetmeye baþlamýþtý bile... Bu sýrada Elf Lordunun uzatýðý parþömeni alýrken yüzüne sýcak bir gülümseme yerleþti.. "Teþekkürler Lord Felagund, bunu en kýsa zamanda kendisine ulaþtýracaðým ancak (Elf kýzýnýn sesi bir fýsýltý halini aldý aklýna uzak diyarlarda yaþadýklarý korkunç savaþýn görüntüleri doluþtu) kendisi yakýn bir dostunu kaybetti ve ona karþý görevini yerine getiriyor... Kendisini toparlayarak ekledi.. yakýnda burada olur"

Nargothrond Felagund finrod
Bir dostu kaybetmenin ne demek olduðunu bilirim.
Elfin sesi hüzünlüydü.
"Lord Cursed ayný þekilde bir savaþta öldü. Ulmo onunla ve dostuyla."
Elf birdenbire tedirgin oldu. Kendilerini izleyen birilerini hissetmiþti. Hýzla Carnimiere'yi çýkarttý. Mücevherde kötü yüzler vardý.

Nargothrond Arién
Elf lordunun ani hareketiyle gereken uyarýyý almýþtý..
bir þeyler ters gidiyor olmalýydý... hýzla etrafýna bakýnýrken buz gibi bir huzursuzluk hissi saplandý... elleri güçlü bir koruma büyüsünü þekillendirirken havada dans ediyordu...



Shire Adalmir
Dümenci hücresinde sinirli bir tavýrla oturuyor...
nasýl kurtulacaðýný düþünüyordu. Kapýda sadece parmaklýk vardý. Parmaklýða gidip dýþarý baktý. Koridorda bir nöbetçi vardý. nöbetçi genç bir sivrikulaktý. Ranzasýna geri dönüp testideki sudan biraz içti. Nasýl kurtulacaðýný bulmuþtu.
Haykýrmaya baþladý.Nöbetçi telaþla geldi.Soluksuz kalýncaya dek baðýran insana bir anlam veremiyordu.Dümenci dizlerinin üstüne çöktü. zorlukla kapýyý aç iþareti yaptý Elf tedirgin olmuþtu. Lord bu tutsaða çok deðer veriyordu. Ýnsanýn hasta olduðunu düþünerek hücreye girdi. Ýnsanýn gücü tükenmiþ su testisinin yanýnda yüzükoyun yere uzanmýþtý. Nöbetçi tutsaðýn yüzünü görmek için omuzunu tuttu. Dümencinin beklediði hareketi yapmýþtý. Su testisi bir anda yüzünde patladý. Neye uðradýðýný anlayamayan elf dümencinin ellerini boynunda hissetti. Bir dal kýrýlýrcasýna çýkan sesten sonra elf hücrenin zeminine yýðýldý.
"Yolun buraya kadarmýþ sivrikulak."
Elfin cesedini ranzaya yatýrdý. Üstünü yatanýn kimliði anlaþýlmayacak þekilde örttü.Bu sayede kaçtýðýný anlamalarý uzun sürerdi. Elfin zýrhý yapýlý bir numenorean için küçüktü ama siyah kýlýç ve uzun mýzrak çok iþine yarardý. Elfin silahlarýný aldý. Karada geçen onca günden sonra çok hantallaþmýþtý ama yine de hücreye getirildiði yoldan hýzlý ve sessiz adýmlarla ilerledi. Çýkýþa yaklaþmýþken kuytu bir duvar dibi ve neredeyse gizli denilebilecek bir oda gördü.

Shire Fuinir
Birden üst taraflardan bir mýzrak fýrlatýldý. Fýrlatýlýþ biçimi numenoreanlarýnki gibiydi.
"ADALMÝR....
HÜCUM KÖPEKLER"
Korsan ve emrindeki paralý askerler baðýrarak konsey salonuna doluþtu.

Nargothrond Konsey odasý
Elf üst taraftan gelen mýzraðý farketmiþti. Ama geç kalmýþtý neyse ki Galvorn zýrh mýzraðý engellemiþti. Kýlýcýný çekti. O sýrada kaba bir ses konsey salonunda yankýlandý. Gizli kapýdan geçen bir grup insan saldýrýya geçmiþti.


Shire Fuinir
HAYDÝ KÖPEKLER
BU ÝKÝSÝNÝ ÖLDÜRÜRSEK DÝÐERLERÝ KORKAR. BUNLAR YÖNETÝCÝLERÝ OLMALI. SÝZ ÝKÝNÝZ ÞU KIZLA ÝLGÝLENÝN. BU ZIRHLI SÝVRÝ BENÝM. ONUNLA GÖRÜLECEK ÖZEL BÝR HESABIM VAR.

Shire Felagund Finrod
Elf siyah kýlýcýný çekmiþ korsaný bekliyordu. Elf kýlýcýyla denizci palasý hýzla çarpýþtý. Elf aðýr bir zýrh giymesine ve aðýr bir kýlýç kullanmasýna raðmen çok çevikti. ilk hamleyi karþýlayýp korsanýn karnýnýn saðýna doðru bir hamle yaptý.

Shire Fuinir
Korsan numenorean gemisinde kýlýç kullanmayý öðrenmiþti. kýlýcýyla önünde tam bir daire çizdi. Elfin hamlesi boþa gitmiþti. Kýlýcýný elfin tam göðsüne doðru savurdu.
"KAPIYA KÖPEKLER. BURASI SÝVRÝKULAK KALESÝ ÝÇERÝ GÝRMEK ÝSTEYENLERÝ DURDURUN.


Shire Felagund Finrod
Elf kýlýcýný yatay tutup hýzla yuarý savurdu. Korsanýn kýlýcý yüzünün solunu yarmýþ ama boþa gitmiþti. Korsanýn kýlýç tutan elini yakaladý.

Shire Fuinir
Korsan bu hamleye hazýrlýklýydý. Elfin yüzündeki yaraya bir yumruk attý. Sersemleyen elf elini gevþetti. Bundan faydalanan korsan hýzla kýlýcýný geri çekip elfin sað omzuna savurdu.

Shire Felagund Finrod
Elf ayný anda hem elinin parçalandýðýný... hemde sað omzunun yaralandýðýný hissetmiþti. Kýlýcý sol eliyle kullanýyordu. Korsan bu hamle sýrasýnda sað tarafýný açýk býrakmýþtý. Elf kýlýcýný korsanýn sað kolunun altýna savurdu.

Shire Fuinir
Korsan kolunu geri çekememiþti. Kýlýcý hissizleþen elinden düþtü.Hýzla býçaðýný çekip elfe savurdu.

Shire Felagund Finrod
Elf yana çekilmiþti. ama yeterince hýzlý deðildi. Hançer zýrhý delmiþ ve göðsünün sol tarafýna saplanmýþtý. Anglachel elinden düþtü. Elf kuma gömülmüþ gibiydi. zorlukla kamasýný çekti.

Shire Fuinir
Korsanýn silahý kalmamýþtý.
Kama elinde gelen sivrikulaða saldýrdý. Ýkisi de güçlü savaþçýydýlar. Bir an hareketsiz kalakaldýlar.

Shire Felagund Finrod
Elfingücü yavaþ yavaþ kesiliyordu. Kama açýlan avucundan yere düþtü. Korsan kin dolu gözlerle elfe bakýyordu. Birden tüm gücüyle elfi ileri savurdu.

Shire Arién
Arien hýzla düþünmeden güçlü bir büyü hazýrladý...
parmaklarýnýn ucunda ateþ kývýlcýmlarý parlýyordu... Hýzla üstlerine gelen bir gruba doðru elindeki ateþ topçuklarýný fýrlattý.... saldýrmak için son bir büyü yapabilecek kadar zamaný vardý... Diðer büyüsünü hazýrladý... Sonrasýnda kýsa kýlýcýna güvenecekti..

Shire Adalmir
Dümenci elf kendisine saldýran adamlarý ...
yere yýktýðý sýrada odaya girdi. Kýz büyücüydü. Elf nöbetçiden aldýðý kýlýcý yüzünde tutarak yavaþça yaklaþmaya baþladý.

Shire Arién
Kaçan korsaný gördüðünde gözleri öfkeyle parladý ama ne yazýkki üstüne doðru gelen iki korsanla uðraþmasý gerekiyordu... Büyüsünü yolladý... Parlak ýþýk huzmesi üzerine doðru koþan korsanlardan birine çarptý.. diðeri hýrsla saldýrdý.. Arien kýsa kýlýcý elinde belirdi... Korkmuyordu bu korsandan daha irileriyle baþ etmiþti...

Shire Adalmir
Dümenci gözleri kamaþmýþ bir þekilde kýlýcýný savurdu. Sürekli kýlýcýný savuruyor, gözündeki parlaklýk geçinceye kadar elfin kendisine büyü yapmasýný engellemeye çalýþýyordu.

Shire Arién
Arien savaþçýya karþý sadece çevikliðini kullanabilirdi... adam ardý ardýna durmadan saldýrýyordu... Kapýyý tutan adamlarý engellemenin bir yolunu bulamazlarsa sonlarý yakýn sayýlýrdý... geriye doðru çekildi yavaþ yavaþ pencerenin kýyýsýna kadar yaklaþtý... Ani bir hareketle yana doðru sýçrarken keskin kýlýcýyla aðýr perdeleri keserek adamýn üzerine düþmesini saðladý.. Bulduðu anlýk zamaný hýzla kullanarak kapýyý tutmaya çalýþan adamlara doðru bir güç dalgasý yolladý eðer yeterince güçlü olabilirse kapýyý yýkabilir destek kuvvetin içeri girmesini saðlayabilirdi...

[arien]

Shire Adalmir
Korsan tam düzgün görmeye baþlamýþtý, üstüne düþen aðýr perdelerle þaþkýna döndü. Hýzla perdeleri kesmeye baþladý.


Shire Arién
Kapýnýn önündeki adamlarýn saða sola savrulduklarýný gördü ama kapýnýn durumunu görmeye fýrsatý olmadý.. Korsan çoktan perdeden kutulmaya baþlamýþtý bile... kýlýcýnýn kabzasýyla adamýn perdenin kestiði kýsmýndan çýkarmaya baþladýðý kafasýna sert bir darbe indirdi...

Shire Adalmir
Kapý kýrýlmýþtý. Birazdan muhafýzlar içeri girecekti. O sýrada kafasýna inen bir darbe sersemlemesine sebep oldu. Paralý askerlerden biri koluna girerek geldikleri dehlize doðru kaçmaya baþladý. Giderken son gördüðü ikinci kaptanýn yere yýkýlmak üzere olduðuydu.

Shire Arién
Lord felagund'un korkunç halini görünce sað omzu ve eli feci biçimde yaralanmýþtý... önündeki adamýn baþka bir asker tarafýndan uzaklaþtýrýlmasýný umursamayarak yerde yatan adamlarýn üstünden atladý ve hýzla korsanýn üzerine doðru ilerledi...

Shire Fuinir
Önündeki sivrikulaðý ileri fýrlattýðý sýrada....
elf kýzýn kendisine doðru geldiðini farketmiþti. Elfin yerde duran kamasýný aldý ve gelen elf kýzýna fýrlattý.

Shire Arién
Kýsa kýlýcý hala elinde olan Arién
korsanýn fýrlattýðý kamayý kýlýcýyla savuþturmaya çalýþtý ama sadece yönünü deðiþtirebilmiþti... Kama geçerken sol kolunda cayýr cayýr yanan bir kesik açarak yere savruldu... Arién acýyý görmezden gelmeye çalýþarak korsanýn nefret dolu gözleriyle yüzleþti...

Shire Felagund Finrod
Elf zorlukla da olsa ayaða kalkmýþtý.
Kýlýcýnýn yanýna gitti ve Anglacheli kavradý.Kýlýcý bir býçak gibi tutuyordu.

Shire Fuinir
Elf kýzý sadece kolundan yaralanmýþtý.
Cebinden mücevheri çýkardý. buradan kurtulmak istiyordu. mücevherin sertliðini avucunda hissetti ve deðerli taþý sertçe sýktý.

Shire Arién
Korsanýn elf mücevherini görünce
"Hayýr... Korkak bu sefer kaçamayacaksýn..." diye baðýrarak hýzla ileri atýldý

Shire Felagund Finrod
Anglachel’ý korsana bir býçak atar gibi fýrlattý.
Siyah, enli kýlýç korsanýn göðsüne saplanmýþtý. Numenorean sýrtüstü yere yýðýldý. O ana kadar soluk mavi bir parýltý saçan kýlýç eski haline döndü. Korsanýn avucundaki taþ yavaþça yuvarlandý

Shire Arién
ama kendisinden önce Lord Felagund'un kýlýcý korsana ulaþtý...
gözlerindeki yaþam hýzla uçarken elf mücevheri ellerinin arasýndan kayýp düþtü.. Arien yavaþ hareketlerle mücevheri yerden alarak baþýný Lord felagund'a döndürdü... Gözlerinde acý bir tebessümle etrafýndaki yýkýma baktý..

Shire Felagund Finrod
elf zorlukla konuþtu
kaçamayacak Lady Arién. zaten kaçacak hali yok
O sýrada içeri giren muhafýzlardan iki tanesi mýzraklaryla bir sedye yapmýþlardý. Elf o sedyeye uzandý.
"Sizinde kolunuz yaralandý Lady Arién Ona da bakmak lazým. Bu arada Carnimiere bu günkü savaþýn hatýrasý olarak sizin olsun."

Shire Arién
Arién elf lorduna buruk bir ifadeyle gülümsedi..
beni merak etmeyin lordum savaþmak bu günlerde alýþkanlýk haline geldi bu yara önemli deðil... dedikten sonra aðýr yaralý elf'e endiþeyle bakarak " Lord Felagund artýk dinlenmelisiniz"... dedi..

Shire Felagund Finrod
Lady Arien haklýydý.
Kalenin þifacýsý elf lordunun yarasýna pansuman yapmýþtý bile. Yaraya bazý þifalý bitki yapraklarýndan sýktýðý suyu döktü. Elfin yüz hatlarý gevþedi. Ardýndan yaraya rahatlatýcý bir kokusu olan merhem sürüp sardý.
"Merak etmeyin Mylady. Milord çabuk iyileþecek. Bu yara onu öldürmez. Sizin kolunuza da bakmam lazým"

Shire Arién
Elf kýzý uysallýkla yaþlý þifacýya yaralý kolunu uzattý...
Ortalýðýn iyice sakinleþtiðinden emin olunca aðýr adýmlarla kalenin üst katlarýnda ulunan odasýna doðru yürüdü... Yorgundu, çok yorgundu.... Yaptýðý büyülerin elbet bir bedeli vardý... cebinden elf mücevherini çýkardý. bu taþ pek çok uðursuzluk getirmiþti, ellerinde olduðu için sevinmelimi üzülmelimi bilemedi... Odasýna girdiðinde kýsa kýlýcýný bir kenera fýrlattýktan sonra kendisini hiç düþünmeden yumuþak yastýklarýn arasýna býraktý...


Shire Arién
Elf tepeye vardýðýnda atýný yavaþça dizginledi...
Tüm gece ormandan Shire'a doðru yol almýþlardý... Ýsilme’nin sihri olmasa belki de günler sürecek yolculuklarý neredeyse bitmiþti... Bulunduðu tepen aþaðýya, göle doðru çevirdi bakýþlarýný, Handan bozma evin bulunduðu yer boþ, karanlýk ve sessiz görünüyordu... Ýçinde buruk bir üzüntü duydu... Yavaþça siyah kýsraðýn üzerinden yere atladý, pelerininin baþlýðýný geriye ittirdi. Hafif esinti tepedeki uzun çimenlerin üzerinde geziniyor, kendi müziðinde dans etmelerini saðlýyordu...

"Garip bir hava" dediðinde Ýsilme Onaylar homurtular çýkarýnca gülümseyerek siyah kýsraða döndü... Esinti serindi, sanki yaðmur yaðacak gibi diye düþündü...Yavaþça tepeden aþaðýya doðru ilerlemeye baþladýlar, az ötede izleyecekleri toprak yol seçiliyordu
Toprak yola ulaþtýklarýnda handan bozma evin önünden geçerken bakýþlarýný göle doðru çevirdi... Farketmeden yolu onu beyaz evin önüne getirdiðinde kendi kendine gülümsedi.. Evde yaþamaya baþlayan her kimse bahçeye ve eve sevgiyle baktýðý anlaþýlýyordu. O sýrada bahçe çitlerinin arasýndan beyaz bir tüy yumaðý fýrladý.... "miyavvv" Arien gülümseyerek elini uzattý. Boncuk boncuk gözler biraz çekinerek baksa da Elf kýzýna korkusuzca yaklaþtý. Arién gülümseyerek yumuþak tüyleri nazikçe okþarken"sen ne kadarda küçüksün" dedi küçük kedi mutlulukla mýrýldadý... Arien baþka kedi sesleri duyunca kendisine çekinerek bakan 2 küçük daha gördü.. Kardeþlerinin geliþiyle beyaz tüy yumaðý koþarak yanlarýna gitti ve hepsi birbirlerini kovalayarak bahçenin içinde gözden kayboldular...Arien bir an bahçe kapýsýnýn önünde durup girmeyi düþündü. "Þimdi uygun zaman deðil" derken kendi kendine baþýný salladý "Yorgunuz en iyisi bir an önce Nargothrond'a gitmek" dedikten sonra yolda ilerlemeye baþladýlar...

Shire Lady-Eraille
Haydi Þafak Hýrsýzý, onlara yetiþelim..
*Hafif bir fýsýltý rüzgar gibi siyah atýn kulaklarýnda çýnladý.At hýzlanarak ormanýn içinde koþmaya baþladý..Yeþil orman sýnýrlarýný terk ederken güneþ tepede parlamaktaydý...*
*Shire sýnýrlarýndan giren elf, normalin aksine üzerinde beyaz bir elbise ile sürmekteydi atýný...Belki de küçük halký telaþlandýrmamak için býrakmýþtý siyah cüppesini..Altýn saçlarý omzundan aþaðý dökülmekte etrafýna ýþýðýný yaymaktaydý.. Gecenin içinde parlayan bir çift yýldýz gözlerinde sabitlenmiþ, lacivert gözlerin içinden etrafý bir büyülenme ile incelemekteydi.. Atýn adýmlarý Arien'in yolunu izledi ve yakýn zamanda ulaþmýþtý da..*

Shire Arién
Arkasýndan gelen nal seslerini duyunca
yavaþça arkasýný döndü... bakýþlarý hýzla yaklaþan bir atlýyý seçtiðinde gri-mavi gözlerini kýsarak merakla ancak sakin bir tavýrla olduðu yerde durdu "gelen kim acaba?" diye düþündü... Atlý biraz daha yaklaþtýðýnda siyah bir at ve saçlarý güneþ ýþýðýnda altýn bir ateþle yanan beyaz elbiseli birini seçer gibi oldu...

Shire Lady-Eraille
*Þafak Hýrsýzý yorulmuþtu..Ayaklarý hýzla vurduðu toprakta ara sýra rastladýðý çakýl taþlarý yüzünden acýmakta ve susuzluktan boðazý kurumaktaydý..Ancak sahibi ondan hýzlý gitmesini istemiþti ve o da onun istediðini yapacaktý..*
*Öte yandan elf ladysi saçlarýný uçuþturan rüzgarýn yüzüne sertçe vurmasýndan, iki gündür hiç bir þey yememiþ ve içmemiþ olmaktan ya da karþýlaþtýðý korkunç þeylerden kaçmak zorunda olmaktan hiç þikayetçi deðildi..Atý gidebileceði en yüksek hýzla giderken gözleri aradýðý kiþiyi buldu ve atýný oraya yönlendirdi..*
*Yaklaþtýðýnda atýný durdurdu ve Þafak Hýrsýzý Arien'den biraz daha ilerde anca durabildi..Eraille atýný çevirdi ve yavaþ adýmlarla elf hanýmýnýn yakýnýna geldi.*

Shire Arién
Gelenin lady Eraille olduðunu görünce Gülümseyerek ellerini dostuna doðru uzattý... "Ne kadar hoþ bir tesadüf" dedikten sonra durdu.. inceleyen gözlerle karþýsýndaki genç elf kýzýný süzdü... Elf kýzý davranýþlarýna yansýtmasa bile yorgun ve bitkin görünüyordu, Atý þafak hýrsýzý daha da beter bir haldeydi ama sahibesinin arkasýnda þikayet etmeden duruyordu... Arién Atý iþaret ederek istersen göl kýyýsýnda biraz su içsinler.. Bu sýrada bizde oturup konuþuruz..söyle bakalým burada ne yapýyorsun bu acelen nedir?

Shire Lady-Eraille
*Þafak Hýrsýzý'na verdiði bir iþaretle atý kafasýný sallayarak içinden gelen derin bir istekle göl kenarýna doðru süzüldü..*
*Elf büyücüsü ise Arien e dönerek teklifini kabul ettiðini belirtti.*
Kütüphanede aradýðým bir büyü kitabý eksik...O büyü kitabý...Gücümü çok daha fazla yapmam için bana yardým edebilir..Ama bundan önce..
*Elf gözlerini leydi Arien'e dikti.*
Nargothrond yoluna yabancýyým leydim, ya da o yere...Yine de..Kulaðýma gelen bazý haberler de o yönden..Hem biraz bir þeyler öðrenmek için, hem de öðrendiklerimi geliþtirmek için geldim diyebilirim aslýnda...

Shire Arién
Arien giden atlarýn arkasýndan baktýktan sonra, Bakýþlarýný Eraille'ye doðru çevirdi, kýzýn sözlerini dikkatle dinledikten sonra gülümsedi... Oturmak için göl kenarýndaki yaþlý bir aðacýn suya uzanmýþ büyük köklerinden birini seçtikten sonra bir yandan çantasýný karýþtýrarak iki kupa çýkardý içine keselerden birindeki ot karýþýnlarýndan koyduktan sonra üzerine su ekledi... Elini kupalarýn üstünden geçirdiði zaman soðuk kupalarýn üzeinden dumanlar tütmeye baþladý.. Sýcak bitki çayýný Elf'e doðru uzatýrken "Eðer isterseniz Nargothrond'da birlikte gidebiliriz...

Shire Lady-Eraille
*Uzun ve ince parmaklar kupayý kavrarken elf ladysinin yüzünde hiç bir ifade yoktu..*
müteþekkir olurum leydim, þahsen ne Þafak Hýrsýzý'nýn ne benim o yolu tahminlerimizle bulmaya yetecek halimiz var..
*hafif bir tebessümle eklemiþti bu sözleri..*

Shire Arién
Arién genç elf kýzýnýn gülümsemesine karþýlýk vererek "Hakýlýsýnýz kalenin yollarý pek çok göz için saklýdýr.. Hobbit köyünün yakýnýnda bir elf kalesi.. " dedikten sonra dinlendirici çaydn bir yudum aldý.. çayýn ferahlatýcý tadý ve kokusu içini ýsýtýyordu.. Derin bir nefes aldýktan sonra Gözlerinde derin bir ýþýltýyla konuþtu.. "Aradýðýnýz hangi büyü kitabý Lady eraille?" biliyoýrsunuz bende kadim kitaplýkta uzun bir süre çalýþtým.. Hatta.." durarak sözlerini tamamlamadý..

Shire Lady-Eraille
*Lacivert gözlerin içindeki iki yýldýz elf leydisinin gözlerinin içine doðru daldý..*
Karanlýk büyüyle ilgili bir kitap leydim...Sizin okuduðunuzu sanmýyorum..
*Elf hiç çekinmeden aradýðýný söylemiþti, bitki çayýndan bir yudum aldý ve boðazýndan aþaðýya süzülen sýcaklýðýn keyfini çýkardý..*

Shire Arién
Arien Elf'in gözlerine sakin bir tavýrla bakmayý sürdürdü... Yavaþça "Hakýlýsýnýz okumuþ olacaðýmý sanmýyorum" dedikten sonra bakýþlarýný gölün dingin sularýna doðru çevirdi... *Bu genç elfin içinde yanan güç isteðini kütüphanede karþýlaþtýklarýndan beri hissedebiliyordu... ancak kýzýn asýl gücü kara kitaplarda deðil kendi içinde bulmasý gerektiðini de biliyordu... Ýlk yaðmur damlasý gölün durgun sularýna düþerek halkalar oluþturdu... Elf hafifçe tebessüm etti, Eraille'ye dönerek yola çýksak iyi olur hala önümüzde yarým günlük bir yol var dedikten sonra ayaða kalktý...

Shire Lady-Eraille
Haklýsýnýz leydim..
*Elf ayaða kalktý ve yine hafif bir iþaretiyle ona itaat eden Þafak Hýrsýzý adýmlarýný ona doðru yönlendirdi.*
*Atýna binen elf bakýþlarýný Arien'e çevirdi..*
Yolu siz biliyorsunuz leydim..
---

Shire Arién
Arién hýzla atýný üzerindeki yerini aldý... Pelerinin baþlýðýný çektikten sonra gölgelere karýþmýþ yüzünü Lady-Eraille'ye çevirdi.. Baþýný olumlu anlamda salladýktan sonra yolu göstermek için öne geçti... yavaþça hulanarak Nargothrond'a doðru ilerlemeye baþladýlar... Yaðmur damlacýklarý yüzüne çarparken tam arkasýndan gelen þafak hýrsýzýnýn nal seslerini duyabiliyordu...

[arien]

Kýrýk Kýlýç Haný
Korsan büyük bir bardak birayý tek dikiþte içti.
"Ýyi düþündün mü Adalmir?
Unutma ki biz denizciyiz. Bu handa sudan çýkmýþ bir balýk gibi çürürsün. Hem dümencimin ayrýlmasýný da istemem."
Dümenci cevap vermeden önce... bir süre düþündü.
"Evet Fuinir. Boþa kürek çekmek istemiyorum. Ne Numenore var artýk, ne Ar-Pharazôn ne de hatýrladýðýmýz baþka bir þey."
Dýþarýdan gelen bir martý sesi konuþmalarýný kesti.
Dümenci sözlerine devam etti ama her kelimesi büyük bir yük gibiydi.
"Artýk denizden nefret ediyorum. Numenore'u, sahip olduðum her þeyi aldý. Ben þansýmý burada deneyeceðim. Ama unutma her zaman numenorean olarak kalacaðým. Emanetin burada güvenlikte."

Korsan handan çýktý. dýþarýda hava soðuktu. Yüzüne çarpan rüzgar ayýlmasýný saðladý. Limanda yanan bir lamba zorlukla seçilebiliyordu. Geminin yüklemeyi bitirdiðini umarak yürümeye baþladý.
Albatros'un yanýnda tayfalar fýçýlarý gemiye taþýyordu.
Numenorean gemiye çýktý
"KAPTAN. HALA BÝTMEDÝ MÝ YÜKLEME?
BANA ÜÇ GÜN YETER DEMÝÞTÝN."
Kaptan içinden söylene söylene geldi. Bu korsanla anlaþma yaptýðýna piþmandý. Adam her an birisini öldürecek biriydi.
"Bitti mylord. tayfalar son fýçýlarý yüklüyorlar. Siz iki hafta denizde kalacaðýz demiþtiniz. Ne olur ne olmaz diye ben de fazladan 5 günlük su ve yiyecek daha aldýydým."
Numenorean kaptana ben iþimi bilirim dercesine bir bakýþ attý.
Numenorean çevreye baktý. Limanda tayfalardan baþka kimse yoktu. Yine de içi rahat deðildi. Kendilerine saldýran sivri kulak çevrede olabilirdi. Tayfalara baðýrdý
"ÇABUK OLUN KÖPEKLER. YÜK TAÞIDIÐINIZI MI SANIYORSUNUZ?"
Geminin kaptaný yardýmcýsýna döndü;
"Nasýl bir adamla anlaþtýk biz?"
"Umarým sað salim geriye dönebiliriz kaptan. Bu herif zýrdeli."
Geminin yüklemesi bitmiþti. Tayfalar palamarlarý çözdüler.3-4 tayfa ellerindeki uzun sýrýklarla gemiyi açýða doðru ittiler. Fuinir olanlara içinden küfretti. Gemi zorlukla açýlmýþ yönünü limanýn çýkýþýna çevirmiþti. Numenorean geminin hýzlanmasýný bekleyerek bacak kaslarýný kastý. Birden hareketinin manasýzlýðýný kavradý. Deniz Kýlýcý'nda deðildi. Albatros yavaþça limandan çýktý ve güneydoðuya doðru karanlýðýn içine doðru yol almaya baþladý.

Alargada duran gemisinin kasarasýnda ayakta (Hadok)
durup limaný izleyen Hadok, limandan çýkmakta olan gemiye kuþku dolu gözlerle bakýyordu.
"Benden baþka güneydoðuya yelken açan olmazdý buradan, hele bu mevsimde... yoksa?" Limandan çýkan gemi kendisininkinin aksine tipik bir orta dünya gemisiydi, kabasorta yelkenli bir tirhandil.
"Belli ki kaptan buralý, ama belki de o yolcularýn arasýndadýr, zira bu rotayý izlemek için iyi bir nedenleri olmalý." Kasaradan aþaðý atlayýp baðýrdý:
"Kerkenez! Taþkafa! Alesta vira ferro!"


Uzun bir yolculuktan sonra ufukta bir ada görünmüþtü. FUÝNÝR
Numenorean tayfalarý uyarmýþtý. Adanýn çevresi bulunduklarý gemiyi batýrabilecek suyun altýndaki kayalýklarla sarýlmýþtý. Gemi açýkta durdu ve korsaný bir kayýkla indirdiler. Tayfalar burada demirlemekten huzursuzdular ama henüz paralarýný alamamýþlardý.

Korsan karaya çýktý. belleði onu yanýltmýyordu. Adanýn kýyýlarý ikinci çaðýn sonunda geldiði gibiydi. Sahilden içeri giden patikayý bulup ilerledi. Yüz metre kadar ileride aradýðý binayý bulmuþtu. paslanmýþ kapýyý itti. Menteþelerden iþkence yapýlýyormuþcasýna bir ses çýktý. El yordamýyla üst kata çýkan merdivenleri buldu ve týrmandý.
Üst katta sadece bir oda vardý. Numenorean odanýn kapýsýný yavaþça açtý. odadaki yaþlý adamýn gözleri içeri giren uzun boylu korsaný izliyordu;
"Niye geldiðini biliyorum Fuinir!"
"Bana yardým etmenizi rica ediyorum ulu bilge."
Biraz sonra korsan yaþlý adamý dinliyor ve sivrikulaktan aldýklarý mücevher hakkýnda her þeyi öðrenmeye çalýþýyordu



KIRIK KILIÇ HANI ADALMÝR
Handaki müþterilerin çoðunluðu odalarýna çekilmiþti. Numenorean hala ayakta kalmýþ bir kaç kiþiye baktý. Ölgün ýþýk altýnda onlarda sýzmýþ gibi görünüyordu. Binanýn arka tarafýndaki odasýna gitti. Dostu Fuinir'in verdiði çekmeceyi çýkarttý. içinde Deniz Kýlýcý'ndan kurtarabildikleri son altýn ve mücevherlerle yakaladýklarý sivri kulaktan aldýklarý metal mý yoksa mücevher mi olduðu belirsiz broþ vardý. Broþu incelemeye baþladý. Usta bir elden çýktýðý belliydi. broþ'un düzgün yüzeyi birdenbire dalgalanýr gibi oldu ve broþu aldýklarý sivrikulak gözlerinin önüne serildi. Kale gibi bir yerdeydi ve haritalarýn üstüne eðilmiþ çalýþýyordu.Broþu dehþet içinde çekmeceye býraktý.Odasýndaki büyüden rahatsýz olmuþtu.Kaderine küfrettikten sonra çekmeceyi aldýðý yere koydu.

Albatros iki haftadýr sahile demir atmýþtý. Fuinir
Kaptan artýk geri dönmeleri gerektiðini düþünüyordu. Havalar düzelmiþti. Gemisini kiralayan adama içinden küfretti Ormanýn giriþindeki tayfanýn sesini duydu.
"KAPTAN ADAMIMIZ GELDÝ."
Baþýný sesin geldiði yöne çevirdi. Korsan elinde büyük ve eski bir kitap ve bezle sarýlý bir sopa ile karþýsýndaydý.
"Kaptan gemi yola hazýrdýr herhalde?"
"E-evet Milord. Yeterince su ve yiyecek depoladýk."
"Gerek yoktu. Gelirken akýntýya karþý gidiyorduk. Geri dönmek daha kolaydýr."
Gemi açýlýrken kaptan adaya son bir kez daha bakmak istedi ama bir iki dakika içinde çöken bir sis iki haftadýr demir attýklarý adayý yutmuþtu. Albatros dönüþ yolculuðuna baþlamýþtý...

Albatros sönük fenerlerin ýþýðýnda limana girdi. Fuinir
Korsanýn ilk gözüne çarpan kiþiliksiz balýkçý tekneleriydi. Gemi biraz daha yaklaþtýðýnda evlerde seçilmeye baþlamýþtý. Kaptan o uzun mesafeyi bu kadar kýsa sürede aldýklarýna þaþýrmýþtý.
"Geldik lordum. hem de dediðiniz sürede"
"Tamam bu kese ücretiniz. yanaþtýr artýk þu döküntüyü"
Kaptan küfür ederek gerekli emirleri verdi. Albatros yavaþça limana yanaþtý ve halatlar atýldý.
Korsan diri bir hareketle limana atladý.
Çevreye baktý. Fazla ýþýk yoktu ama ortalýkta bir sivri kulakta görmemiþti. En iyisi Kýrýk Kýlýça gitmek diye mýrýldandý. Han limanýn yanýndaki kuytu sokaklardan birindeydi.

Eski korsan yeni hancý için sýkýcý bir geceydi. ADALMÝR
Ýçinden bu muymuþ kara yaþantýsý diye mýrýldandý. Önündeki bardaktan büyük bir yudum almýþken kapý vurulmasýyla irkildi.

Dümencisi içeride bir bardaðýn baþýna çökmüþ oturuyordu. Fuinir
Gürültülü bir kahkaha attý
"Hamlamýþsýn Adalmir. Eskiden olsa kýlýcýný boðazýma dayamýþtýn"
Ýçeri giren korsan arkadaþýnýn masasýndaki sandalyelerden birine çöktü.
"Bana da bir bira versene"

Dümenci gülmemiþti. ADALMÝR
O normal þartlardaydý. bana býraktýðýn þu mücevher. sivrikulaðýn mücevheri.

nesi varmýþ o mücevherin? Fuinir
"çok güzel deðil mi?"
bu seferki kahkaha daha da gür çýkmýþtý.

"BÜYÜLÜ" ADALMÝR
"Daha nesi olsun ki. Sivrikulak büyüleriyle savaþamayýz biliyorsun. Adamýzý kaybettik. O mücevherde kaptaný öldüren sivrikulaðý gördüm kale gibi bir yerdeydi."


"Evet büyülü Fuinir
Zaten onlarý yenmek için de bu son þansýmýz.Güneyin bilgesini hatýrlarsýn. þu kayýp adadaki yaþlý adam. o bu mücevherin sýrrýný anlattý. kalelerine girmek kolay olacak. yeterince paramýzda var.bütün iþ yeteri kadar adam toplayana kadar mücevheri korumak.